All language subtitles for A.to.Zeppelin.The.Led.Zeppelin.Story.(2004) tur

af Afrikaans
sq Albanian
am Amharic
ar Arabic
hy Armenian
az Azerbaijani
eu Basque
be Belarusian
bn Bengali
bs Bosnian
bg Bulgarian
ca Catalan
ceb Cebuano
ny Chichewa
zh-CN Chinese (Simplified)
zh-TW Chinese (Traditional)
co Corsican
hr Croatian
cs Czech
da Danish
nl Dutch
en English Download
eo Esperanto
et Estonian
tl Filipino
fi Finnish
fr French
fy Frisian
gl Galician
ka Georgian
de German
el Greek
gu Gujarati
ht Haitian Creole
ha Hausa
haw Hawaiian
iw Hebrew
hi Hindi
hmn Hmong
hu Hungarian
is Icelandic
ig Igbo
id Indonesian
ga Irish
it Italian
ja Japanese
jw Javanese
kn Kannada
kk Kazakh
km Khmer
ko Korean
ku Kurdish (Kurmanji)
ky Kyrgyz
lo Lao
la Latin
lv Latvian
lt Lithuanian
lb Luxembourgish
mk Macedonian
mg Malagasy
ms Malay
ml Malayalam
mt Maltese
mi Maori
mr Marathi
mn Mongolian
my Myanmar (Burmese)
ne Nepali
no Norwegian
ps Pashto
fa Persian
pl Polish
pt Portuguese
pa Punjabi
ro Romanian
ru Russian
sm Samoan
gd Scots Gaelic
sr Serbian
st Sesotho
sn Shona
sd Sindhi
si Sinhala
sk Slovak
sl Slovenian
so Somali
es Spanish
su Sundanese
sw Swahili
sv Swedish
tg Tajik
ta Tamil
te Telugu
th Thai
tr Turkish
uk Ukrainian
ur Urdu
uz Uzbek
vi Vietnamese
cy Welsh
xh Xhosa
yi Yiddish
yo Yoruba
zu Zulu
or Odia (Oriya)
rw Kinyarwanda
tk Turkmen
tt Tatar
ug Uyghur
Would you like to inspect the original subtitles? These are the user uploaded subtitles that are being translated: 1 00:00:06,960 --> 00:00:09,930 Onlar gelmiş geçmiş en güçlü hard rock gruplarından biriydi; 2 00:00:09,960 --> 00:00:13,931 vahşi bir hazcılığı heavy metal yıldırımlarıyla tutuşturdular. 3 00:00:13,960 --> 00:00:15,928 Ve şimdi, ortaya çıkışlarının ardından 4 00:00:15,960 --> 00:00:18,930 tam 35 yıl geçtikten sonra bile sesleri duyuluyor. 5 00:00:18,960 --> 00:00:20,928 Hem de bütün gürültüsüyle.. 6 00:00:31,960 --> 00:00:36,921 O zamanlar yani 60'lı yıllarda, yepyeni bir müziğin filizlendiği iki bölge vardı; 7 00:00:36,960 --> 00:00:41,921 Birincisi İngiltere'nin kuzeyinde Liverpool, Beatles'ı çıkardı. 8 00:00:41,960 --> 00:00:44,964 İkincisi ise güneyde Rolling Stones, Alexis Corner 9 00:00:44,965 --> 00:00:47,964 ve Yardbirds'ün doğduğu yerler. 10 00:00:48,000 --> 00:00:50,606 Ama bana öyle görünüyor ki güneyden çıkan müzik grupları, 11 00:00:50,680 --> 00:00:52,205 Rolling Stones ve biz gibi, daha çok 12 00:00:52,280 --> 00:00:55,966 Amerikan Siyah Blues sanatçılarının etkisi altındaydık. 13 00:01:04,920 --> 00:01:08,891 İşte Yardbirds gibi güneyli grupların yapmaya çalıştığı müzik buydu. 14 00:01:08,920 --> 00:01:11,924 Bir müzik grubu olarak ilk günlerimizde bu sound'u 15 00:01:11,925 --> 00:01:15,891 taklit etmeye çalıştık, muhtemelen de kötü bir şekilde. 16 00:01:19,960 --> 00:01:25,922 Özellikle Josh White ve Lead Belly gibilerini ithal etmeye başladık. 17 00:01:25,960 --> 00:01:29,931 Yani bu tür ülke dışı müziklere özeniyorduk. 18 00:01:34,960 --> 00:01:37,930 Ve Muddy Waters ve Howlin' Wolf gibi kentli müzisyenleri... 19 00:01:44,960 --> 00:01:46,928 Bunlar bir tür underground müzikti; 20 00:01:46,960 --> 00:01:49,959 ama söyleyecek sözleri olan müzikler. 21 00:01:49,960 --> 00:01:55,922 Bizim alışıldık pop müzik sözlerinden aldığımız mesajlardan çok farklı, 22 00:01:56,000 --> 00:01:58,970 çok daha doğrudan mesajları vardı. 23 00:02:09,920 --> 00:02:12,890 İngiltere oldukça uzun bir zamandır zor günler geçiriyordu. 24 00:02:12,920 --> 00:02:15,924 Biliyorsunuz Avrupa savaşından henüz çıkmıştık. 25 00:02:15,925 --> 00:02:20,881 Amerikalılar bunu anlamayabilir ama biz 50'li yılların sonlarında bile 26 00:02:20,960 --> 00:02:23,930 hala karneyle ekmek almaya devam ediyorduk. 27 00:02:23,960 --> 00:02:27,931 Öyle her istediğinizi alamıyordunuz, lüks maddeler son derece kıttı. 28 00:02:27,960 --> 00:02:32,405 Üstelik dönemin müziği, 60'lı yıllardaki patlamanın hemen öncesinde 29 00:02:32,406 --> 00:02:33,925 çok zayıf ve düzeysizdi. 30 00:02:33,960 --> 00:02:37,931 Britanya hükümeti Sanat Okulu Deneyimi projesini başlattı. 31 00:02:37,960 --> 00:02:41,931 Sonuçta ben, Clapton ve Pete Townsend gibi bir çok insan 32 00:02:41,960 --> 00:02:44,930 kendimizi birden bire kusursuz, gülünç derecede 33 00:02:44,960 --> 00:02:47,531 özgür bir ortamın içinde bulduk. 34 00:02:47,640 --> 00:02:50,928 Siyahi Amerikan müziğini de ilk kez o zaman duyduk. 35 00:02:55,960 --> 00:02:58,962 Bir plakçıda çalışıyordum. Surrey isminde bir başka kasabada 36 00:02:58,963 --> 00:03:02,885 aynı işi yapan bir herifle aramızda müthiş bir rekabet vardı. 37 00:03:02,920 --> 00:03:05,890 O Amerika'dan plak getirebiliyordu, hem de çok hızlı. 38 00:03:05,920 --> 00:03:08,890 Hepsi de blues plakları; Ritm and Bules 39 00:03:08,920 --> 00:03:11,890 ve Amerika'da yeni çıkmış rock plakları. Bu yüzden rakiptik. 40 00:03:11,920 --> 00:03:15,891 Şurası kesin bir gerçek, bütün bu, dönem boyunca İngiliz müzisyenler 41 00:03:15,920 --> 00:03:20,881 Çok ciddi bir biçimde ABD'den gelen bu plaklardan etkilenmiştir. 42 00:03:20,920 --> 00:03:24,891 - Sizin isimleriniz ne? - James Page ve Eddie Hanson 43 00:03:24,920 --> 00:03:27,924 - Ve gitar çalmayı yeni öğrendiniz, öyle mi? -Evet 44 00:03:27,960 --> 00:03:30,930 Bir hocadan ders aldınız mı? Skiffle dışında bir şey çalabiliyor musunuz? 45 00:03:30,960 --> 00:03:32,928 - Evet İspanyol ve dans müziği. - H mm, iyi. 46 00:03:32,960 --> 00:03:34,928 Gerçekten de radyoya yapışmak, özellikle de 47 00:03:34,960 --> 00:03:36,928 deniz aşırı radyoları dinlemek zorundaydınız. 48 00:03:36,960 --> 00:03:39,930 Bende gitar çalma isteği uyandıran şarkı ise; 49 00:03:39,960 --> 00:03:42,930 Elvis Presley'den "Baby, let's play house" idi. 50 00:03:45,960 --> 00:03:48,930 O plağı dinlediğimde, bir parçası olmak istedim. 51 00:03:48,960 --> 00:03:51,930 Bir şeyler döndüğünü biliyordum. Akustik gitar dinledim, 52 00:03:51,960 --> 00:03:55,931 bas gitar ve elektronik gitar; bu üç enstrüman ve ses. 53 00:03:55,960 --> 00:03:58,930 Sanki büyük bir enerji yayıyorlardı. 54 00:03:59,920 --> 00:04:02,890 O zamanlar hepimiz birer yeniyetmeydik henüz. 55 00:04:02,920 --> 00:04:06,891 Page, Plant, Lennon, McCartney ve diğerleri. 56 00:04:06,920 --> 00:04:13,883 20 yaşına geldiğimizde çalmaya başlamıştık ve kendi stillerimiz oluşmuştu. 57 00:04:13,920 --> 00:04:17,891 O yaştaki gençler arasında bu tümüyle yeni bir şeydi. 58 00:04:17,920 --> 00:04:21,891 Amerikan müzik fırtınası hepimizi etkilemişti. 59 00:04:21,920 --> 00:04:28,883 Yani zaten Amerikalı olan bir müziği tekrar Amerika'ya ihraç ediyorduk. 60 00:04:30,920 --> 00:04:33,924 Sonra fark ettim ki, hepsi de aynı tür müzikle başlamışlardı. 61 00:04:33,960 --> 00:04:37,885 İngilizce olarak, Keith Richard Satisfaction'u yapıyordu. 62 00:04:37,960 --> 00:04:41,931 Farklı bir tonu vardı. Jeff Beck, Jimmy Page ve Eric Clapton 63 00:04:41,960 --> 00:04:46,921 gibi heriflerin çaldığı gitar, sanki bu dünyanın dışından bir şeyler taşır 64 00:04:46,960 --> 00:04:50,931 ve özellikle de Amerikan Blues müziğinin etkilerini. 65 00:04:51,960 --> 00:04:54,930 Giderek artan ölçülerde blues müzik üzerine yoğunlaşıyordum. 66 00:04:54,960 --> 00:04:57,930 Perşembe geceleri gidip 'jam'lerde çalardım. 67 00:04:57,960 --> 00:05:02,887 Sonra bir gün birisi gelip 'bir plak doldurmak ister misin?' diye sordu. 68 00:05:02,920 --> 00:05:04,888 Ben de evet dedim, neden olmasın. 69 00:05:04,920 --> 00:05:08,891 O günden sonra birden bütün bu stüdyo çalışmaları başladı. 70 00:05:08,920 --> 00:05:10,081 Jimmy Page'i tanıyorduk ama 71 00:05:10,160 --> 00:05:13,881 o zamanlar Londra'daki blues'cularla takılırdı. 72 00:05:15,920 --> 00:05:18,890 Jimmy de John Paul Jones gibiydi. O zamanlar gerçekten 73 00:05:18,920 --> 00:05:21,890 çok genç olmasına rağmen o da o eski okuldan çıkmaydı. 74 00:05:21,920 --> 00:05:25,891 Blues'cularla takılmaya başladığında Joe Cocker'ın 75 00:05:25,920 --> 00:05:29,891 "A Little Help From My Friends"ini çalardı. Blues gitaristiydi yani. 76 00:05:29,920 --> 00:05:32,890 20 yaşlarındayken bir blues müzisyeniydi. 77 00:05:34,920 --> 00:05:37,321 Jimmy Page gibi sürekli olarak blues çalan 78 00:05:37,400 --> 00:05:40,882 yalnızca bir gitarist daha vardı; Big Jim Sullivan 79 00:05:41,280 --> 00:05:43,931 Ben Jimmy'den daha iyi bir country gitaristiydim. 80 00:05:43,960 --> 00:05:47,931 Biraz değiştirilmiş country parçalarını ondan daha iyi çalabiliyordum. 81 00:05:47,960 --> 00:05:49,928 O ise rock ve blues'u iyi çalardı. 82 00:05:49,960 --> 00:05:52,930 Böylece stüdyoda çok keyifli bir ortam yakaladık. 83 00:05:52,960 --> 00:05:55,930 Çünkü ne zaman bir country bölümü olsa ben çalardım. 84 00:05:55,960 --> 00:05:58,930 Ve ne zaman bir rock bölümü varsa, o çalardı. 85 00:05:59,880 --> 00:06:02,882 Şayet blues session'larıyla uğraşacak ve bunu deneyiminizin 86 00:06:02,883 --> 00:06:05,882 bir parçası haline getirecekseniz yapımcıları görmeniz lazım. 87 00:06:05,883 --> 00:06:08,884 Bütün o kargaşaya girmeniz, aranjörler tanımanız, 88 00:06:08,920 --> 00:06:11,890 bir parçanın nasıl aranje edildiğini bilmeniz gerekir. 89 00:06:11,920 --> 00:06:14,890 Ayrıca müzikteki akış duygusunu da edinmelisiniz. 90 00:06:14,920 --> 00:06:17,890 Ben iflah olmaz bir John Paul hayranıydım çünkü 91 00:06:17,920 --> 00:06:21,891 Londra'da benim de yer aldığım bir çok session'da o bas çaldı. 92 00:06:22,920 --> 00:06:26,891 60'lı yılların ortalarından başlayarak ritim parçalar ortaya çıktı. 93 00:06:26,920 --> 00:06:31,881 Davulda Bobby Graham. Bas'ta John Paul Jones, Jimmy ve ben. 94 00:06:31,920 --> 00:06:35,891 Bu gümbürdeyen rock numarasının sonunda içimizden biri 95 00:06:35,920 --> 00:06:39,891 ya da diğeri fantastik bir solo atardı. Gerçekten çok zor ve 96 00:06:39,920 --> 00:06:43,891 müthiş olurdu ama camın arkasından hep aynı ses gelirdi; 97 00:06:43,920 --> 00:06:48,881 "Beyler neredeyse olacak bir kez daha baştan alabilir miyiz?" 98 00:06:48,960 --> 00:06:50,928 39. prova. İşte 39 kez denemek budur. 99 00:06:50,960 --> 00:06:54,931 Yani bütün yüreğinizle çalarsınız, başarırsınız 100 00:06:54,960 --> 00:06:57,930 ve ancak o zaman 'tamam' cevabı gelir. 101 00:06:57,960 --> 00:07:01,851 Sizde nasıl bir izlenim bıraktı bu tür insanlar? 102 00:07:02,880 --> 00:07:06,851 Başlangıçta keyifliydi ama biraz 'ne isterseniz yaparım' havasında geçiyordu. 103 00:07:06,880 --> 00:07:09,201 Ama o zamanlar benim zamanımın %80-90'ında 104 00:07:09,280 --> 00:07:12,841 hangi session'da olduğumu bilmezdim. Bir gün Musak session'a katıldım. 105 00:07:12,880 --> 00:07:15,884 Korkunçtu; yalnızca okuyorsunuz, asla durmuyorlar. 106 00:07:15,920 --> 00:07:18,890 Sanki ürkütücü bir asansörün içinde dinliyorsunuz gibi, 107 00:07:18,920 --> 00:07:21,890 siz sadece kendi bölümünüze yoğunlaşıp çalıyorsunuz. 108 00:07:21,920 --> 00:07:23,888 Ben bittim dedim. Artık yokum! O zamanlar zaten 109 00:07:23,920 --> 00:07:27,891 Jeff'le takılmaya başlamıştım, Yardbirds konserlerine gidiyorduk. 110 00:07:27,920 --> 00:07:30,890 Sonra basçıları gruptan ayrılmaya karar verdi ve 111 00:07:30,920 --> 00:07:33,890 onlara sadece bir kaç konserde yardım etmek için gruba katıldım. 112 00:07:33,920 --> 00:07:35,888 Sonra iş gitara döndü. 113 00:07:41,920 --> 00:07:43,888 Yardbirds grubu İngiltere'nin en otantik 114 00:07:43,920 --> 00:07:45,888 ve öncü blues grubu olarak öne çıkmıştı. 115 00:07:45,920 --> 00:07:49,891 Bir session gitaristi olarak yaratıcılığından kuşku duymayan Jimmy Page, 116 00:07:49,920 --> 00:07:52,924 insanın karşısına hayatı boyunca bir kez çıkan 117 00:07:52,925 --> 00:07:55,924 bu fırsattan yararlanmaya karar verdi. 118 00:07:55,960 --> 00:07:58,930 Paul Samwell-Smith bu yoldan ayrılıp yapımcılık üzerinde 119 00:07:58,960 --> 00:08:01,850 yoğunlaşmaya karar verdi. Jimmy ise şaşırtıcı bir biçimde 120 00:08:01,880 --> 00:08:04,850 bir süreliğine basçı olarak bize katıldı. 121 00:08:04,880 --> 00:08:09,841 Jimmy kadar iyi bas çalan birisi bile gruba katılmak için çok hevesliydi. 122 00:08:09,880 --> 00:08:14,841 Gerçekten, gerçekten çok katılmak istiyordu. Küçük bir çocuk gibiydi. 123 00:08:14,880 --> 00:08:16,882 Biliyorsunuz ben de bas çalıyordum, 124 00:08:16,883 --> 00:08:20,851 ya da isterseniz tef, her ne olursa işte. 125 00:08:22,920 --> 00:08:25,890 Sonra San Fransisco'daki Carousel'de çaldık. 126 00:08:25,920 --> 00:08:30,881 O günlerden birinde Jeff hastalandı. Bir anons yaparak dediler ki 127 00:08:30,920 --> 00:08:36,882 "Jeff Beck bu akşamki konsere çıkamayacak ama basçınız gitar çalacak." 128 00:08:36,920 --> 00:08:39,890 Tabii ki herkes şaşırdı. Basçı da Jimmy Page'di, 129 00:08:39,920 --> 00:08:43,891 bence oldukça doyurucu bir performanstı. 130 00:08:44,920 --> 00:08:47,890 Buraya turneye gelmişlerdi, sanıyorum ikinci kez, 131 00:08:47,920 --> 00:08:52,881 herkesin beklentileri büyüktü. Ama sanırım Beck dökülüyordu. 132 00:08:52,920 --> 00:08:56,891 Zaten turnenin yarısında kız arkadaşıyla birlikte kaçtı. 133 00:08:56,920 --> 00:08:59,844 Ve bence grup büyük itibar kaybetti. 134 00:09:01,880 --> 00:09:03,848 Kötü durumdaydım, bir çöküntü halindeydim ve 135 00:09:03,880 --> 00:09:06,850 delireceğimi sandım. Sonra çıkıp gittim. 136 00:09:07,880 --> 00:09:09,848 Yardbirds bensiz devam etti. 137 00:09:11,880 --> 00:09:13,848 Ben ortadan kayboldum ve yerimi Jimmy aldı. 138 00:09:16,880 --> 00:09:19,850 Grubun lider gitaristliğini üstlenen Jimmy Page, 139 00:09:19,880 --> 00:09:24,841 altı tellide gösterdiği ustalıkla grup arkadaşlarını da etkilemişti. 140 00:09:24,880 --> 00:09:28,851 Gruba akor ve rif teknikleri konusundaki yeteneklerini kattı 141 00:09:28,920 --> 00:09:33,881 ve daha sert bir ton kazandırdı. Ayrıca çok disiplinliydi, 142 00:09:33,920 --> 00:09:38,881 son derece profesyonel, hırslı ve dinçti. Yani bütün bu enerjiyi, 143 00:09:38,920 --> 00:09:41,890 son 18 ay boyunca gruba taşıdı. 144 00:09:41,920 --> 00:09:45,891 Sonuç olarak şunu diyebiliriz, Jimmy Page daha o zamandan 145 00:09:45,920 --> 00:09:50,881 Led Zeppelin ruhunun çok sert bir müjdesi gibiydi. 146 00:09:51,920 --> 00:09:54,890 Jimmy'nin Yardbirds macerası kısa ömürlü oldu. 147 00:09:54,920 --> 00:09:58,891 Ama onu köşe başında çok daha büyük bir fırsat bekliyordu. 148 00:09:59,920 --> 00:10:04,881 Bu kadar uzun bir süre çalışıp para kazanılamayınca, bilirsiniz, 149 00:10:04,920 --> 00:10:08,891 o tanıdık yönetim çekişmeleri başlar ve... 150 00:10:09,080 --> 00:10:11,924 Jimmy devam etmeyi ne kadar çok isterse istesin, 151 00:10:11,960 --> 00:10:14,930 sonunda yapabileceği başka şeyler de olduğuna karar verdi. 152 00:10:14,960 --> 00:10:16,928 Zaten bence onların farklı müzikal anlayışları 153 00:10:16,960 --> 00:10:19,930 herhangi bir başkasıyla da devam edebilirdi. 154 00:10:19,960 --> 00:10:23,931 O da biz de biliyorduk ki bu Yardbirds'ün son turnesi olacaktı. 155 00:10:23,960 --> 00:10:26,930 Jimmy ayrıca bir isim yapacağını da biliyordu. 156 00:10:26,960 --> 00:10:31,921 Müzisyenlikte şu vardır, artık grupta onunla birlikte çalacak herkesin 157 00:10:31,960 --> 00:10:37,922 aynı çapta usta olması gerekir ki bu da büyük bir virtüözite demektir. 158 00:10:37,960 --> 00:10:41,885 John Paul Jones hiç kuşkusuz Jimmy'yi o eski session günlerinden beri tanıyordu. 159 00:10:41,960 --> 00:10:45,931 Ve deki ki Jimmy'ye, "Dinle, senin bir grup kurduğunu duydum. 160 00:10:45,960 --> 00:10:49,931 Yollara düşmenin de benim için bir sakıncası yok, ne olacak ki?" 161 00:10:50,000 --> 00:10:51,968 Ve böylece bir araya geldiler. 162 00:10:53,000 --> 00:10:54,968 Evde sıkıntı içinde oturuyordum o günlerde ve 163 00:10:55,000 --> 00:10:56,968 sevgilim bana boş boş oturmaya bir son vermemi istedi. 164 00:10:57,000 --> 00:10:58,968 Gidip bir gruba filan katılmamı istiyordu. 165 00:10:59,000 --> 00:11:00,889 Jimmy Page'in bir grup kurduğunu söyledi, 166 00:11:00,920 --> 00:11:02,888 o sıralarda Yardbirds'ten yeni ayrılmıştı. 167 00:11:02,920 --> 00:11:05,890 Niye onunla bir konuşmuyorsun diye sordu bana. 168 00:11:06,000 --> 00:11:07,889 Kardeşim beni aradı ve dedi ki 169 00:11:07,920 --> 00:11:11,891 "İşte bunlar, Jimmy Page ve John Paul Jones, biraraya geliyorlar." 170 00:11:11,920 --> 00:11:14,924 Sonra ben de kalkıp gittim. Bu ikisi mi grup kuracak? 171 00:11:17,960 --> 00:11:21,931 John Paul bir uzman gibidir. Tam bir müzik hastası. 172 00:11:21,960 --> 00:11:25,931 Yani arka planda bir müzik hastasına sahiplerdi. 173 00:11:25,960 --> 00:11:31,922 Aynı zamanda iyi bir klavyeci, iyi bir basçı. Yani parlak bir müzisyen. 174 00:11:32,960 --> 00:11:37,921 Bu iki şarkıcının 68 yılında underground isimlerle de görüşmesi oldu; 175 00:11:37,960 --> 00:11:39,928 Joe Cocker ve Terry Reid. 176 00:11:39,960 --> 00:11:41,928 Benden kurduğu bu yeni gruba solist olarak katılmamı istedi 177 00:11:41,960 --> 00:11:44,930 ve bu da beni çok etkiledi. Sırf bu düşünceniz nedeniyle 178 00:11:44,960 --> 00:11:48,931 sizi kovmak isterdim. Eğer şimdi içinde değilseniz, dışındasınız. 179 00:11:48,960 --> 00:11:51,959 Terry Reid bunu yapamadı ve Hampton ya da çevresinde yaşayan 180 00:11:51,960 --> 00:11:53,962 Robert Plant isimli büyük bir şarkıcı tanıyorum dedi. 181 00:11:53,963 --> 00:11:55,200 Böylece Jimmy ve Peter, 182 00:11:55,400 --> 00:11:58,961 her nerdeyse Robert Plant'ın performansını görmeye gitti. 183 00:12:00,920 --> 00:12:03,890 Jimmy, Robert Plant'ın şarkıcılığından o kadar etkilenmişti ki, 184 00:12:03,920 --> 00:12:07,891 bu çaylak vokalisti Thames nehri üzerindeki bot evine davet etti. 185 00:12:07,920 --> 00:12:11,891 Burada ikili, blues müziğe olan ortak hayranlıklarını keşfettiler. 186 00:12:11,920 --> 00:12:15,891 Robert artık gruptaydı. Parçalar yavaş yavaş yerini buluyordu. 187 00:12:16,920 --> 00:12:19,922 Robert büyüleyicidir. Birmingham'lı bir çocuk aslında bilirsiniz; 188 00:12:19,923 --> 00:12:22,924 ama çok güçlü, çok sağlam bir görüntüsü vardır. 189 00:12:22,960 --> 00:12:26,931 Bilmiyorum Robert odaya girdiğinde zor fark edersiniz aslında. 190 00:12:26,960 --> 00:12:28,928 Robert Plant hemen çalışmaya başladı ve 191 00:12:28,960 --> 00:12:33,921 davulcu John Bonham'ın da gruba alınması için arkadaşlarını ikna etti. 192 00:12:33,960 --> 00:12:36,930 Bonzo gruba katılmak istemiyordu, uzun süre direndi. 193 00:12:36,960 --> 00:12:40,931 Yerel bir dans grubuyla iyi para kazanıyordu, sanırım. 194 00:12:40,960 --> 00:12:44,931 Bunu tehlikeye atmak istemedi. Ayrılmak istemedi. 195 00:12:44,960 --> 00:12:47,930 Eski dostu Robert Plant'in coşkusundan cesaret alan John Bonham, 196 00:12:47,960 --> 00:12:52,921 sonunda Page'in önerisini kabul etti ve gruba katılmaya karar verdi. 197 00:12:54,960 --> 00:12:58,931 İlk karşılaşmamız cadde üzerindeki küçük bir odada oldu. 198 00:12:58,960 --> 00:13:03,887 Yalnızca birbirimize katlanıp katlanamayacağımızı görmek istiyorduk. 199 00:13:03,920 --> 00:13:07,891 Sonra bir araya geldiğimizde, konuştuk, ne çalacaktık? 200 00:13:07,920 --> 00:13:11,891 Sonra Jimmy, The Train isimli bir numara vardır, 201 00:13:11,920 --> 00:13:14,890 onun hakkındaki fikirlerimizi sordu. 202 00:13:14,920 --> 00:13:17,890 Train Kepta Rollin. Hayır, ben gidiyorum. 203 00:13:17,920 --> 00:13:22,881 Kolaydır. Bir tür oyun. İşte böyle, biliyor musunuz. 204 00:13:30,960 --> 00:13:34,931 Oda yıkıldı sanki. Ve sonra birbirimize baktık ve 205 00:13:34,960 --> 00:13:38,931 tamam işte bu dedik. İşler iyi gidiyordu. 206 00:13:39,960 --> 00:13:44,921 Dördü arasındaki ilişkinin kimyası, görünümleri, sound'ları, müzik bilgileri. 207 00:13:44,960 --> 00:13:48,931 Bonham'ın davul konusundaki sağlam deneyimi. Page'in 'rif'leri. 208 00:13:48,960 --> 00:13:52,931 O zamanlar 'jam' denilen şeyin ne olduğunu biliyorlardı ve 209 00:13:52,960 --> 00:13:58,922 bunu hiç yitirmediler. Uygun zamana nasıl döneceklerini biliyorlardı. 210 00:13:58,960 --> 00:14:01,884 Led Zeppelin'e Blues havasını getiren Robert Plant'dı; 211 00:14:01,920 --> 00:14:03,888 bilirsiniz o gerçek bir blues'cuydu. 212 00:14:03,920 --> 00:14:06,890 Oldukça iyi bir Arp'çı ve mükemmel bir vitrin adamı. 213 00:14:06,920 --> 00:14:09,890 Tam öyle görünmez ama gerçek bir blues sanatçısıdır. 214 00:14:09,920 --> 00:14:11,888 Bonzo ise tam buna uygun bir davulcuydu. 215 00:14:11,920 --> 00:14:14,890 Yani kusursuz bir ekip olmuşlardı. 216 00:14:15,920 --> 00:14:20,881 Başlangıçta NewYardbirds ismiyle çıktık çünkü hiç kimse 217 00:14:20,920 --> 00:14:26,882 başka bir isim altında gelip de bizi dinlemezdi. İşler fena gitmedi, 218 00:14:26,920 --> 00:14:32,882 Yaklaşık üç hafta içinde provalar, bir albüm ve bir turne. 219 00:14:32,920 --> 00:14:34,922 Kalkışa geçmiştik. 220 00:14:35,960 --> 00:14:39,931 Yardbirds ismiyle konser sözleşmeleri imzalamışlardı. 221 00:14:39,960 --> 00:14:45,922 Yani Zeppelin'in ilk altı, sekiz konseri NewYardbirds ismiyle gerçekleşmiştir. 222 00:14:46,960 --> 00:14:48,928 Bir gün Jimmy'den bir telefon aldım, ve ardından 223 00:14:48,960 --> 00:14:52,931 kendisi de çıkıp geldi ofise, önceden haber vermeden filan aslında. 224 00:14:52,960 --> 00:14:58,922 Öylesine dolaşırken gelmiş. Seneler önce çaldığı bir grupla ilgili yazdıklarımı beğenmiş. 225 00:14:58,960 --> 00:15:01,884 Bu Chris denen adama gidip yeni grubumu anlatırım diye düşünmüş. 226 00:15:01,920 --> 00:15:05,891 Ben de dedim ki, grubunuzun ismi ne? Led Zeppelin, dedi. 227 00:15:05,920 --> 00:15:09,891 Not defterime bu ismi kaydettim ama yanlışlıkla L-E-A-D diye yazmışım. 228 00:15:09,920 --> 00:15:13,891 Yo, yo, dedi, L-E-D. Böylece bu şaşırtıcı yeni grupla ilgili haberi 229 00:15:13,920 --> 00:15:16,890 ilk ben yazmış oldum. Aslında Led Zeppelin ismini 230 00:15:16,920 --> 00:15:19,890 The Who grubu sayesinde bulmuşlardı. Çünkü o zamanlar 231 00:15:19,920 --> 00:15:21,888 Keith Moon ve John Entwhistle'ın 232 00:15:21,920 --> 00:15:23,888 Who grubundan ayrılmayı düşündüğü söyleniyordu. 233 00:15:23,920 --> 00:15:26,890 Süper bir grup kurmayı planlıyorlardı. 234 00:15:26,920 --> 00:15:29,890 Sanırım Jimmy Page de bu projenin içindeydi. 235 00:15:30,920 --> 00:15:32,888 Her zamanki gibi sarhoştuk. Gelip haberi verdiler, 236 00:15:32,920 --> 00:15:35,922 biz Who'dan ayrılmak istiyoruz ve yeni bir grup kuracağız. 237 00:15:35,923 --> 00:15:39,891 O zamanlar grup ismi üzerine de yeni yeni sohbet ediyorlardı. 238 00:15:39,920 --> 00:15:41,922 Ama Led Zeppelin ismini bulan kişi 239 00:15:41,960 --> 00:15:43,928 aslında John Entwhistle'dı, Keith Moon değil. 240 00:15:43,960 --> 00:15:46,930 Nerden çıktığına gelince, İngiltere'de eski bir deyiş vardır, 241 00:15:46,960 --> 00:15:51,921 Bilirsiniz, bir kurşun Zeplin gibi düşecek derler. Yani bir bomba gibi. 242 00:15:53,960 --> 00:15:56,930 NewYardbirds ismiyle önceden biletleri satılmış bütün konserleri 243 00:15:56,960 --> 00:16:00,851 bitirdikten sonra grup Led Zeppelin olarak ilk resmi performansını 244 00:16:00,880 --> 00:16:05,841 İngiltere'deki Surrey Üniversitesinde, 25 Ekim 1968'de gerçekleştirdi. 245 00:16:07,920 --> 00:16:10,890 Aslına bakılırsa grubun temelleri ve 'sound'u Yardbirds'ünkiyle aynıydı. 246 00:16:10,920 --> 00:16:14,891 Jimmy'nin ilk albümlerini bana dinlettiği günü hatırlıyorum, 247 00:16:14,920 --> 00:16:16,888 Dazed and Confused diye bir şarkı vardı albümde, 248 00:16:16,920 --> 00:16:18,081 zaten çalardık bu parçayı. 249 00:16:18,160 --> 00:16:21,881 Kendi versiyonlarını yaratmışlardı ama çok da farklı değildi. 250 00:16:21,920 --> 00:16:24,890 Yine büyük benzerlikler gösteren bir iki şarkıları daha vardı. 251 00:16:24,920 --> 00:16:27,890 Bir tür atlama tahtası gibiydi yani, bizim soundumuz onlar için 252 00:16:27,920 --> 00:16:31,891 bir tür atlama tahtası oldu ve daha ileri sıçramalarını sağladı. 253 00:16:31,920 --> 00:16:35,891 Bu soundu daha o zamandan bir heavy metal'e dönüştürdüler aslında. 254 00:16:35,920 --> 00:16:41,882 Bu gerçek bir 'jam session' gibiydi. Özellikle 'How Many More Times' 255 00:16:41,920 --> 00:16:47,882 Ve Led Zeppelin I albümünün kalitesine asla ulaşılamaz. 256 00:16:47,960 --> 00:16:50,930 Kıyaslanamaz, benzersizdir. 257 00:16:51,960 --> 00:16:55,931 Led Zeppelin'i ilk dinlediğim gün, plağı koydum, dinledim ve "işte bu" dedim. 258 00:16:55,960 --> 00:16:58,930 Bu adamların kim olduğunu bile bilmiyordum, 259 00:16:58,960 --> 00:17:02,851 bir tek Jimmy Page'i tanıyordum. Kim olduklarını bilmiyordum o zamanlar. 260 00:17:02,880 --> 00:17:05,850 Plaktaki Sound tek kelimeyle etkileyiciydi. Hala da öyledir, 261 00:17:05,880 --> 00:17:09,851 bugün bile benzerlerinden açıkça üstün bir albümdür.. 262 00:17:10,880 --> 00:17:13,884 Onlardan dinlediğim ilk şarkı 'Good Times Bad Times'dı. 263 00:17:13,885 --> 00:17:16,884 Bu şarkıdaki davul beni derhal çarpmıştı; 264 00:17:16,920 --> 00:17:19,890 daha önce hiç böyle bir şey dinlememiştim. 265 00:17:19,920 --> 00:17:22,890 Communication Breakdown, bildiğiniz gibi ilk dinleyişte 266 00:17:22,920 --> 00:17:27,881 'aman tanrım' dedirtir ve hemen çalmayı denersiniz. Ama çok hızlıydı. 267 00:17:27,920 --> 00:17:30,890 Bu nedenle de plağı hafif tırmalayıp yavaşlatmak 268 00:17:30,920 --> 00:17:34,891 ve ters çalmak gerekiyordu. Benim bütün plaklarımda bu şekilde 269 00:17:34,920 --> 00:17:38,891 gitar çalmayı öğrenmek için yaptığım iğne izleri vardır. 270 00:17:41,920 --> 00:17:43,888 Bizden kendilerini de turneye götürmemizi istediler, 271 00:17:43,920 --> 00:17:45,888 açılış grubu olarak çalmak istiyorlardı. 272 00:17:45,920 --> 00:17:47,888 Şimdi düşündüğümde çok gülünç geliyor tabii. 273 00:17:47,920 --> 00:17:49,922 Bense sadece etkilenmiştim. 274 00:17:50,920 --> 00:17:52,921 Turne sözleşmesi yapıldı, Jimmy Page. 275 00:17:52,922 --> 00:17:55,924 Peter Grant ve John Paul Jones altına imzayı attılar. 276 00:17:55,960 --> 00:17:58,361 Diğer ikisi, Bonham ve Plant maaşlı çalışıyordu. 277 00:17:58,480 --> 00:18:01,848 Vanilla Fudge ile birlikte yapılacak beş konseri kapsıyordu. 278 00:18:01,880 --> 00:18:04,850 Ama aslında en önemlisi Oregon'dakiydi ve ben ilk kez 279 00:18:04,880 --> 00:18:07,850 orada davul soloyu fark ettim. Orada Jones'la birlikte duruyorduk 280 00:18:07,880 --> 00:18:11,851 ve ben ona 'Tanrım' dedim, 'nereden buldun bu herifi? ' 281 00:18:13,880 --> 00:18:16,882 Bence oraya sadece bizi görmek ve neye benzediğimizi anlamak için değil, 282 00:18:16,883 --> 00:18:19,879 çaldıklarımızı dinlemek için geliyorlardı. Demek istediğim, 283 00:18:19,880 --> 00:18:22,884 bir kaç yıl öncesini hatırlıyorum. İlk kez Beatles'ı görmeye gittiğim günü. 284 00:18:22,920 --> 00:18:25,890 Daha önce bir kaç kez onlardan söz ettiğimiz için 285 00:18:25,920 --> 00:18:27,888 daha çok onları görmeye gitmiştik. Biliyorsunuz aslında 286 00:18:27,920 --> 00:18:30,890 merak ettiğiniz şey, dinledikleriniz değildi o zamanlar. 287 00:18:30,920 --> 00:18:33,890 Bugünse kim olduğunuz değil, ne çaldığınız önemli. 288 00:18:33,920 --> 00:18:37,891 Bonzo gelmiş geçmiş en iyi hard rock davulcusuydu. 289 00:18:37,920 --> 00:18:41,891 Yani bence kimse onun yanına bile yaklaşamaz. 290 00:18:41,920 --> 00:18:44,890 Müthiş bir temposu vardı, korkusuzdu. 291 00:18:44,920 --> 00:18:49,881 Bunu nasıl yapıyor dedirtirdi. En iyisiydi. 292 00:18:49,920 --> 00:18:52,890 Bir baterist olarak grupta ilk dikkatimi çeken John Bonham olmuştu; 293 00:18:52,920 --> 00:18:55,919 özellikle 'Good Times Bad Times' daki ayak performansı. 294 00:18:55,920 --> 00:18:57,922 O zamanlar bir benzeri daha yoktu bunun. Öyle sanmıştım. 295 00:18:57,923 --> 00:19:00,844 Onunla tanıştıktan sonra bana dedi ki, bunu senden aldım. 296 00:19:00,880 --> 00:19:02,848 Bense hayır dedim, ben öyle bir şey yapmam. 297 00:19:02,880 --> 00:19:05,850 Bana Vanilla Fudge albümünü işaret etti ve o albümde 298 00:19:05,880 --> 00:19:07,848 gerçekten de bu tekniği bir kez kullanmıştım. 299 00:19:07,880 --> 00:19:10,850 O bunu almış ve en uç noktasına kadar götürmüş. 300 00:19:10,880 --> 00:19:14,851 Seyirci gördüklerine ve duyduklarına inanmakta zorluk çekiyordu. 301 00:19:14,880 --> 00:19:16,848 Bu daha önce duyduklarından tümüyle farklı, 302 00:19:16,880 --> 00:19:21,841 çok daha güçlü ve kesintisizdi. Ama olay şuydu, o kadar güçlülerdi ki, 303 00:19:21,880 --> 00:19:24,884 onlardan sonra sahneyi alacak olanlar, bu arada biz, 304 00:19:24,885 --> 00:19:27,884 çıkmakta tereddüt ettik neredeyse. 305 00:19:27,920 --> 00:19:30,890 Evet, hiç kuşkusuz bizi sahnede sönük bırakan ilk grup onlardı, 306 00:19:30,920 --> 00:19:31,920 Led Zeppelin. 307 00:19:34,920 --> 00:19:37,890 Grup ortaya çıktı ve 'underground' denilen işi yaptı. 308 00:19:37,920 --> 00:19:40,890 Biliyorsunuz o kulüpler ve benzerleri. 309 00:19:40,920 --> 00:19:43,890 Whiskey isimli şarkılarını çaldılar, şaşırtıcı bir gösteriydi. 310 00:19:43,920 --> 00:19:45,490 Gülünç bile denebilir. 311 00:19:45,640 --> 00:19:48,883 O grubu küçücük bir kulüpte çalarken düşünebiliyor musunuz? 312 00:19:48,920 --> 00:19:51,890 En fazla 300 kişilik bir yer. Tam bir kaostu. 313 00:19:51,920 --> 00:19:54,890 Çıldırmış gibiydiler, eller yukarda sıçrayıp duruyorlardı, 314 00:19:54,920 --> 00:19:57,890 gerçekten büyük bir gösteri, müthiş bir müzikti. 315 00:19:57,920 --> 00:20:00,890 Boston Tea Party diye bir yerde çalıyorlardı 316 00:20:00,920 --> 00:20:03,919 ve burası Fillmore'un Boston versiyonuydu. 317 00:20:03,920 --> 00:20:09,882 Yani ilk gecelerini 200, olsa olsa 250 kişi izledi. Hepimizi uçurdular. 318 00:20:09,960 --> 00:20:12,930 Ertesi gün radyo programımda bu grubu 319 00:20:12,960 --> 00:20:16,931 mutlaka izlemelisiniz demekten alamadım kendimi. 320 00:20:17,960 --> 00:20:20,930 Gösteri başladığında gerçekten kimse inanamadı. 321 00:20:20,960 --> 00:20:24,931 Başlangıçta bir araya gelmiş dört müzisyen gibiydiler. 322 00:20:24,960 --> 00:20:29,921 Ama başladıklarında gerçekten, gerçekten büyüleyiciydiler. 323 00:20:30,960 --> 00:20:32,928 New York'taki son konserlerini de verdiklerinde 324 00:20:32,960 --> 00:20:35,930 bütün ülkede bir fırtına estirmiş durumdaydılar. 325 00:20:35,960 --> 00:20:38,930 Öyle ki, hiç bir grup onların önünde çalmak istemiyordu. 326 00:20:38,960 --> 00:20:42,248 Bir kaç sene önce yaptıklarını geliştirmişlerdi ki bu yaklaşık 327 00:20:42,320 --> 00:20:45,927 iki-üç saatlik kesintisiz performans anlamına geliyordu. 328 00:20:48,440 --> 00:20:51,410 ABD'de gerçekleştirdikleri ilk turneden baş döndürücü bir başarıyla 329 00:20:51,520 --> 00:20:53,966 dönmüş olmanın keyfiyle Led Zepperlin İngiltere'ye döndü. 330 00:20:54,000 --> 00:20:55,968 Ancak Britanya medyası onları göz ardı etti. 331 00:20:56,000 --> 00:20:58,970 Bu ilgisizlik kolay yutulur bir lokma değildi. 332 00:21:00,520 --> 00:21:02,887 Grup bir buçuk ay sonra tekrar ABD'ye döndü. 333 00:21:02,920 --> 00:21:07,881 Bir kez daha kıymet bilir hayran kalabalıklarının önüne çıkan Led Zeppelin, 334 00:21:07,920 --> 00:21:10,919 burada kendini evinde gibi hissetti. 335 00:21:10,920 --> 00:21:14,891 İkinci turneleri 1969 yazında gerçekleşti ve ben ancak o zaman 336 00:21:14,960 --> 00:21:18,885 John'ın bateri setinin benimkiyle tamamen aynı olduğunu fark ettim. 337 00:21:18,960 --> 00:21:22,931 İki tane 26 inçlik bas davul ve ortada büyük bir tom. 338 00:21:22,960 --> 00:21:26,931 Tabii iki adet yerden davul, bir tane de gonglu trampet. 339 00:21:26,960 --> 00:21:29,930 Bir çok davulcuda bütün bu sahne donanımı bulunur ama kullanmazlar. 340 00:21:29,960 --> 00:21:34,921 Bilirsiniz her şarkı da bir kez vurup geçerler. O ise hepsini kullanırdı. 341 00:21:37,960 --> 00:21:39,928 Aslında kabaca aynı yerde çalıyorduk. 342 00:21:39,960 --> 00:21:41,928 Fillmores Boston Tea Parti mesela. 343 00:21:41,960 --> 00:21:44,930 Daha ikinci kez sahne alışlarında bir beklenti yarattıklarını, 344 00:21:44,960 --> 00:21:49,921 seyircinin onların çıkması ve performanslarını beklediklerini görebilirdiniz. 345 00:21:49,960 --> 00:21:51,962 Sonra zaten hep böyle gitti. 346 00:21:52,960 --> 00:21:55,964 Artık grup, turnede bile, yakaladığı her küçük fırsatta 347 00:21:56,000 --> 00:21:58,970 stüdyoya girip ikinci albümlerine çalışmaktadır. 348 00:21:59,000 --> 00:22:01,890 Bu işleri bizim için Atlantic Records yaptı. Stüdyo kiraladı; 349 00:22:01,920 --> 00:22:04,890 grup oraya gitti biraz çalıştı ve elinde kasetlerle çıktı. 350 00:22:04,920 --> 00:22:06,888 Sonra bir başka kentte, bir başka gösteri, 351 00:22:06,920 --> 00:22:10,891 gece geç saatlere kadar konserler ve yine stüdyo. Plakları böyle çıktı. 352 00:22:11,920 --> 00:22:15,891 Zeppelin'in popülaritesi giderek artarken, banka hesapları da çoğalıyordu. 353 00:22:15,920 --> 00:22:18,922 Connecticut New Haven'daki Yale Bowl'da çalmaları için 354 00:22:18,923 --> 00:22:21,924 tam 250 bin dolar önerildi. Ancak grup bunun yerine 355 00:22:21,960 --> 00:22:26,921 Blues ve Progressive Müzik Festivali'nde çalmak için İngiltereye döndü. 356 00:22:27,960 --> 00:22:30,930 Grubun herkes tarafından ilk kez tanınması da burada gerçekleşti. 357 00:22:30,960 --> 00:22:33,930 Bence İngiliz eleştirmenler bir işe yaramaz. 358 00:22:33,960 --> 00:22:35,928 Amerika'da keşfedilen her şeye karşı 359 00:22:35,960 --> 00:22:38,930 mesafeli yaklaşmak gibi bir huyları var. 360 00:22:38,960 --> 00:22:41,930 Kendi vatanlarındaki bir festivalde çalmanın prestiji, 361 00:22:41,960 --> 00:22:44,930 onlara paranın satın alamayacağı bir şeyler kazandırmıştı; 362 00:22:44,960 --> 00:22:47,930 saygı ve benimsenme. Led Zeppelin çok kısa bir süre içinde 363 00:22:47,960 --> 00:22:51,931 dünyanın bir numaralı rock and roll grubu haline gelmişti. 364 00:22:53,960 --> 00:22:55,962 Bizim konumumuz farklıydı, yıllarımız yollarda geçti; 365 00:22:55,963 --> 00:22:58,962 küçük kilise salonlarında adeta dayak yiyerek, 366 00:22:58,963 --> 00:23:01,884 kamyon pencerelerinden fırlatılan tuğlalar altında geçti konserlerimiz. 367 00:23:01,920 --> 00:23:04,890 Sonunda para kazanmak ise benim için sadece, 368 00:23:04,920 --> 00:23:07,890 kalabalıklar tarafından benimsenmenin bir başka göstergesidir. 369 00:23:07,920 --> 00:23:09,888 Yani bütün çabalarımızın hedefi. 370 00:23:09,920 --> 00:23:11,888 Led Zeppelin II albümü sonunda tamamlandı ve 371 00:23:11,920 --> 00:23:15,891 22 Ekim 1969'da piyasaya çıktı. Albüm bir kasırga gibi esti. 372 00:23:15,920 --> 00:23:18,890 Özellikle Whole Lot of Love ve Heartbreaker gibi 373 00:23:18,920 --> 00:23:22,891 bütün zamanların klasiği şarkılar hit oldu. Bu albümün, 374 00:23:22,920 --> 00:23:25,924 Beatles'ın Abbey Road albümünü listelerin zirvesinden 375 00:23:25,925 --> 00:23:28,924 indirmesi de fazla zaman almayacaktı. 376 00:23:29,960 --> 00:23:32,930 Albümün tam 5 dakika 33 saniyelik hit şarkısı Whole Lot of Love 377 00:23:32,960 --> 00:23:35,930 o zamanlar Uzun Dalga radyolarda çalınamayacak kadar uzundu. 378 00:23:35,960 --> 00:23:39,931 Bu nedenle Atlantic Records şarkının daha kısa bir versiyonunu 379 00:23:39,960 --> 00:23:42,930 single olarak çıkardı. Ama Grup bundan hoşlanmamıştı. 380 00:23:42,960 --> 00:23:44,246 Single çıkarmaktan hoşlanmıyorlardı. 381 00:23:44,360 --> 00:23:46,931 Ama bence, onlar istediği için de olmuş olabilir bu. 382 00:23:46,960 --> 00:23:49,930 Başlangıçta, sergilemek istedikleri şeylerden biri de 383 00:23:49,960 --> 00:23:52,930 albümün bütün bir üretim süreciydi. 384 00:23:52,960 --> 00:23:55,930 Şayet bir albümün bir şarkısını çıkarır, geri kalanından ayırırsanız; 385 00:23:55,960 --> 00:23:58,930 bu yalnızca albümün bir parçasıdır ve öyle kalır. 386 00:23:58,960 --> 00:24:01,884 Ama geçmişte Atlantic Records sayesinde, onlar hep bizden 387 00:24:01,920 --> 00:24:05,891 hadi bir single yapalım, bir single'ımız olsun dememizi bekledi. 388 00:24:05,920 --> 00:24:08,890 Radyolarda En iyi 40 Şarkı programları ve muhtemelen 389 00:24:08,920 --> 00:24:12,891 bir şarkısını dinlemeden albüm almayacak bir sürü genç vardı. 390 00:24:12,920 --> 00:24:14,888 Kişisel olarak ben buna karşıyım. 391 00:24:14,920 --> 00:24:18,891 Whole Lot of Love, onların single şarkısıydı; özellikle bongoların... 392 00:24:20,920 --> 00:24:22,888 ve Bonham'ın müthiş gümbürtüsü arasında. 393 00:24:26,920 --> 00:24:28,922 Sonra gitarıyla Page. 394 00:24:30,920 --> 00:24:33,924 Müthiş, mükemmel bir şarkıdır. 395 00:24:34,960 --> 00:24:37,930 Grup üyeleri son derece özenliydi; sadece müzikle ilgili olarak değil 396 00:24:37,960 --> 00:24:40,930 ama aynı zamanda sahnedeki giyim kuşamları konusunda da. 397 00:24:40,960 --> 00:24:42,928 Özellikle de Jimmy. 398 00:24:43,960 --> 00:24:46,930 Kadife, saten, ipek ve nakışlı elbiseler giyerdi. 399 00:24:46,960 --> 00:24:50,931 İncik boncuk elbiseler ve şifonlu kadınsı şeyler. 400 00:24:50,960 --> 00:24:54,931 Çarpıcı deri ayakkabılar, onun gibi şeyler. Bu adamlar uniseksti. 401 00:24:54,960 --> 00:24:57,930 Bu, bir anlamda güven duygusu verir. 402 00:24:57,960 --> 00:25:02,887 Yani, adeta benliğinizin diğer yarısıyla bağlantı kurmuş gibi hissedersiniz. 403 00:25:02,920 --> 00:25:06,891 Bayanlar için de çok ilginç bir seçimdir bu. 404 00:25:06,920 --> 00:25:13,883 Bence Jimmy Page aslında muhteşem bir rock gitaristi imajı yarattı. 405 00:25:16,920 --> 00:25:19,890 Jimmy Page'in 20. yüzyıl başlarında büyü ve şeytan bilimle ilgili 406 00:25:19,920 --> 00:25:22,890 çalışmalarıyla tanınan Aleister Crowley'e ilgi duyması, 407 00:25:22,920 --> 00:25:25,890 grup üzerinde zaten dolaşan mistisizm bulutunun 408 00:25:25,920 --> 00:25:27,888 yoğunlaşmasına neden olmuştu. 409 00:25:27,920 --> 00:25:30,890 Page'ın Crowley'e duyduğu hayranlık, çoğu kişi için 410 00:25:30,920 --> 00:25:33,890 bizzat kara büyüyle ilgilendiğinin kanıtıydı. 411 00:25:33,920 --> 00:25:37,891 Bence kesin olarak ondan ve irade biliminden çok etkilenmişti. 412 00:25:37,920 --> 00:25:42,881 Bir çok el yazması metin ve 'lnverness Castle'ı satın aldıki 413 00:25:42,960 --> 00:25:48,922 o da Crowley'inindi. Bu kitapla birlikte bir yığın da el yazması satın almıştı. 414 00:25:48,960 --> 00:25:51,930 Bir ara iş öyle noktaya geldi ki, 415 00:25:51,960 --> 00:25:54,930 İngiltere'de gizem kitapları satan bir kitapçı bile açtı. 416 00:25:54,960 --> 00:25:57,645 Konu onu çok büyülemiş gibiydi. 417 00:25:57,760 --> 00:26:00,331 Bu samimi bir etkilenmeydi ve ondan çok şey aldı bence. 418 00:26:00,440 --> 00:26:03,884 Çok derin bir ilgiydi ve bana göre kaçınılmaz olarak müziğine de yansıdı. 419 00:26:03,885 --> 00:26:06,882 Onun müziğindeki gizemli yanları herkes bilir. 420 00:26:06,883 --> 00:26:10,851 Bu tür şeylere olan ilgisi çok fazlaydı. Yani öteki dünyayla ilgili konular. 421 00:26:10,920 --> 00:26:14,891 Bilirsiniz, ruhunu şeytana satmakla ilgili bir yığın saçmalık. 422 00:26:14,920 --> 00:26:17,890 Hepsi saçmalık. Hepsi. 423 00:26:18,920 --> 00:26:21,890 Bu ruhunu şeytana satmakla ilgili bütün zırva dedikodular, 424 00:26:21,920 --> 00:26:25,891 elini kesmeler, anlaşma imzalamalar, vaatler, 425 00:26:25,920 --> 00:26:28,890 bunlar tümüyle birer zırvaydı, adi birer dedikodu. 426 00:26:28,920 --> 00:26:31,890 Defolun buradan, hepsi adi birer yalan, 427 00:26:31,920 --> 00:26:34,890 neden bahsediyorsunuz, yok böyle şeyler. 428 00:26:35,920 --> 00:26:38,890 Artık oluk oluk akmaya başlayan yığınla paraya rağmen 429 00:26:38,920 --> 00:26:40,888 Led Zeppelin ne zaman Los Angeles'a gitse, 430 00:26:40,920 --> 00:26:42,922 daha mütevazı bir konfor sunan 431 00:26:42,923 --> 00:26:46,891 Continental Hyatt House'da kalmayı tercih ederdi. 432 00:26:46,920 --> 00:26:50,891 Kuşkusuz artık istediğimiz yerde kalmaya yetecek kadar paramız vardı, 433 00:26:50,960 --> 00:26:52,928 ama biz bu oteli tercih ettik... 434 00:26:52,960 --> 00:26:55,930 Her zaman Hyatt House'un üst katını kompe kapatırlardı. 435 00:26:55,960 --> 00:26:58,930 Çünkü yüzme havuzu en üst katta, çatıdaydı. 436 00:26:58,960 --> 00:27:02,851 Böylece istedikleri zaman havuzu kullanabiliyorlardı. 437 00:27:02,880 --> 00:27:06,851 Ancak bir keresinde açık asansör kapısından baktığımda, 438 00:27:07,880 --> 00:27:13,842 halının üzerinde yaklaşık bu kadar köpük, 439 00:27:14,880 --> 00:27:19,841 bir biri arkasından süzülerek geçen çıplak kızlar ve 440 00:27:19,920 --> 00:27:27,920 hemen onların ardından John Paul Jones ile John Bonham'ı gördüm. 441 00:27:28,920 --> 00:27:31,890 Ekip, yani prodüksiyon ekibi şehre gittiğinde, 442 00:27:31,920 --> 00:27:35,891 Sunset Side'deki odalarımızda aradığımız her şeyi buluyorduk. 443 00:27:35,920 --> 00:27:40,881 Yan tarafı yol ekibine verirdik. Biz de onların odasına girer, 444 00:27:40,920 --> 00:27:44,891 televizyonları dışarı çıkarır ve pencereden öbür tarafa atardık. 445 00:27:44,920 --> 00:27:48,891 Böylece, insanlar yukarı çıktığında bakarlar 446 00:27:48,920 --> 00:27:51,924 ve televizyonların halen orada olduğunu görürler, 447 00:27:51,925 --> 00:27:56,881 ama onları odadan çıkarıp oraya attığımızı anlayamazlardı. 448 00:27:56,960 --> 00:27:58,928 Her katta bir parti olur, baktığınız her yerde 449 00:27:58,960 --> 00:28:00,849 sarhoş sarhoş gezinen insanlar görürdünüz. 450 00:28:00,880 --> 00:28:03,850 Herkes oraya 'Riot House ' derdi. Evet Hyatt oteli, 451 00:28:03,880 --> 00:28:06,850 çünkü orası her defasında bir parti evi olurdu. 452 00:28:06,880 --> 00:28:09,850 Menajer, Peter ve ben orada durur, yanımıza nakit alır 453 00:28:09,880 --> 00:28:13,851 ve faturanın çıkmasını beklerdik. Bize tek tek anlatırlar, şunlar 454 00:28:13,880 --> 00:28:17,851 bunlar var, bu odalarda kaldınız şunları camdan fırlatıp attınız filan.. 455 00:28:17,880 --> 00:28:21,851 Biz de tamam derdik, kes, hepsini biliyoruz, hesabı çıkar yeter! 456 00:28:21,920 --> 00:28:24,890 Ne kadar istiyorsunuz? Peki, işte paranız. 457 00:28:24,920 --> 00:28:27,890 Adam hala tuhaf tuhaf yüzüme bakınca, işte hiç değilse ödedik, 458 00:28:27,920 --> 00:28:31,891 daha ne istiyorsunuz diye sorardım. O da anlatırdı. 459 00:28:31,920 --> 00:28:33,888 Sizi daha fazla nasıl memnun edebilirim ki, 460 00:28:33,920 --> 00:28:37,891 bu lanet otelde çalışıyorum ve bir odayı mahvetmeyi çok isterdim. 461 00:28:37,920 --> 00:28:40,890 Sonra Peter, hepsi bu mu diye sordu. 462 00:28:40,920 --> 00:28:42,888 Pekala, al şu odalardan birini ve mahvet. 463 00:28:42,920 --> 00:28:46,891 15 dakika içinde ayrılıyoruz ve bana hesabı getir. 464 00:28:47,920 --> 00:28:50,890 Bunun adı Rock and Roll'du, tümüyle dekadansla ilgili bir şeydi. 465 00:28:50,920 --> 00:28:54,891 Limuzinlerden jetlerden ve kadınlardan nasıl hoşlanmazsınız ki? 466 00:28:54,920 --> 00:28:58,891 Beatles'la bütün bir gece birliktesiniz, Stevie Wonder 467 00:28:58,920 --> 00:29:01,844 ve diğerleriyle de. Şampanyayla. Keyifliydi. 468 00:29:02,880 --> 00:29:06,851 Bence çok fazla şey vardı; endüstri standartlarını belirlemek, 469 00:29:06,880 --> 00:29:10,851 çıtayı yükseltmek. Aslında bütün bunlar yalnızca onlara olan ilgiyi artırdı. 470 00:29:10,880 --> 00:29:14,851 Çünkü onlar hakkında düşünmeye bir son verecek olursanız, 471 00:29:14,880 --> 00:29:18,851 yani tamamen müzikal anlamda, Led Zeppelin yalnızca bir 472 00:29:18,880 --> 00:29:21,850 gösteri türüdür, bir ışık ve ses bombardımanı. 473 00:29:21,880 --> 00:29:24,882 Ve şimdi bu grubun tümüyle yeni bir boyutu var. 474 00:29:24,883 --> 00:29:26,882 Bu da tehlike ve aşırılığı davet eder. 475 00:29:26,883 --> 00:29:31,841 Sonuç bir anlamda inanılmaz derecede zengin bir 'beyaz dizi'dir. 476 00:29:32,920 --> 00:29:36,891 Grup, yollarda geçen aylardan sonra bitkin bir biçimde ülkesine döndü. 477 00:29:36,920 --> 00:29:40,891 Robert ve Jimmy Galler"de gözlerden uzak bir yere taşındı. 478 00:29:40,920 --> 00:29:44,891 Burası izole, muhteşem bir kır eviydi ve bir sonraki albümü, 479 00:29:44,920 --> 00:29:48,891 yani Led Zeppelin III'ü oluşturan akustik malzemenin derlenip 480 00:29:48,920 --> 00:29:52,891 kağıda dökülmesi için kusursuz bir imkan sağladı. 481 00:29:52,920 --> 00:29:56,891 Grup ve ekibi daha sonra Headley Grange'a taşınacaktır. 482 00:29:56,920 --> 00:30:00,891 Burası eski bir çiftlik, bir tür konaktı. Dört katlı. 483 00:30:00,920 --> 00:30:06,882 Bu nedenle sanki bir otel lobisinde gezer gibiydiniz. 484 00:30:07,920 --> 00:30:11,891 18. yüzyılda inşa edildi ve yaklaşık on yatak odası vardı. 485 00:30:11,960 --> 00:30:15,931 Oldukça ürkütücü bir yerdi, özellikle sisli sabahlar ve 486 00:30:15,960 --> 00:30:19,931 bir hafta önce ölen bu siyah köpekle birlikte. 487 00:30:19,960 --> 00:30:25,922 Zeppelin'in iz bıraktığı yer. Odalardan birinde ölen bir de köpek vardı. 488 00:30:25,960 --> 00:30:28,930 Ve baronyal tarzda büyük bir ziyafet salonu, 489 00:30:28,960 --> 00:30:33,921 dev şömineler, uzunlamasına kocaman bir zemin katı. 490 00:30:34,960 --> 00:30:36,928 Esas mesele beraber olabilmeleriydi. 491 00:30:36,960 --> 00:30:39,930 O zaman vaktinizi boş yere harcamazsınız; dört adamınız, 492 00:30:39,960 --> 00:30:42,959 bir mühendis ve bir yapımcınız yoktu, 493 00:30:42,960 --> 00:30:44,962 hayır yapımcı yoktu, yapımcı Jimmy'di. 494 00:30:44,963 --> 00:30:48,931 Farklı yerlerden gelen bir mühendis stüdyoda bulunur 495 00:30:49,000 --> 00:30:51,970 ve belli bir saatte çalışmayı başlatır. 496 00:30:52,000 --> 00:30:55,971 Onlar oradadır ve ne zaman isterlerse o zaman başlarlar. 497 00:30:56,000 --> 00:30:58,970 Böyle bir kayıt yapma işinin cazibesi şu ki, 498 00:30:59,000 --> 00:31:01,890 asla kırmızı ışığın altına girmezsiniz. 499 00:31:01,920 --> 00:31:05,891 Yer sizindir, istediğiniz zaman girer çıkarsınız. 500 00:31:05,920 --> 00:31:08,890 Ne zaman isterseniz, saat ikide kalkıp 501 00:31:08,920 --> 00:31:12,891 kayıt yapmak mı istiyorsunuz, yapabilirsiniz. 502 00:31:12,920 --> 00:31:15,924 Yani zaman sıkışması diye bir şey yoktur. 503 00:31:15,960 --> 00:31:18,930 Son derece rahat bir iş. 504 00:31:20,960 --> 00:31:23,930 Gruplar radyoda parlıyorlardı. Bilirsiniz Carly Simon, 505 00:31:23,960 --> 00:31:27,931 James Taylor, toprak rengi elbiseler giyen insanlar. 506 00:31:27,960 --> 00:31:31,931 Dolayısıyla onlar da az çok parlamaya başladı. 507 00:31:31,960 --> 00:31:34,930 Düşündüğünüzde şarkılarının büyük bir bölümü folk şarkılarıdır. 508 00:31:34,960 --> 00:31:38,931 Sadece 12 telli ve akustik gitarlar. Ama ister inanın ister inanmayın, 509 00:31:38,960 --> 00:31:40,928 Zeppelin'de çok fazla folk öğesi vardır. 510 00:31:40,960 --> 00:31:43,930 Belki de bugüne kadarki en folk grup. 511 00:31:44,960 --> 00:31:46,928 Aynı yerde şarkı yazıp ardından kaydederek 512 00:31:46,960 --> 00:31:49,964 oldukça keyifli bir hale getirdikleri iş, tüm hızıyla ilerliyordu. 513 00:31:49,965 --> 00:31:52,959 Led Zeppelin III albümü Ekim 1970'de çıktı. 514 00:31:52,960 --> 00:31:54,962 Ve önceki iki albümleri gibi bu da eleştirmenlerin 515 00:31:54,963 --> 00:31:57,964 acımasız yorumlarına hedef oldu. Albümün akustik formatını, 516 00:31:58,000 --> 00:32:01,891 yeni ortaya çıkan popüler grup Crosy, Stills & Nash'in başarısından 517 00:32:01,920 --> 00:32:04,890 pay kapma girişimi olarak ağır biçimde suçladılar. 518 00:32:04,920 --> 00:32:06,888 Buna biraz kırıldıklarını düşünüyorum. 519 00:32:06,920 --> 00:32:08,410 Yani herkesten çok fazla satmışlar, 520 00:32:08,440 --> 00:32:11,887 herkesten daha fazla şov yapmışlardı. Herkesten çok kazanmışlardı. 521 00:32:11,920 --> 00:32:14,890 Ve buna rağmen, bütün bu başarıları hiç bir gerekçe 522 00:32:14,920 --> 00:32:17,922 gösterilmeksizin basın tarafından görmezden geliniyordu. 523 00:32:17,923 --> 00:32:21,891 Oysa Medyanın söyledikleriyle istatistikler hiç uyuşmuyordu. 524 00:32:21,960 --> 00:32:24,930 Hakkında yazılanlar nedeniyle son derece hassaslaştığını biliyorum. 525 00:32:24,960 --> 00:32:26,928 Gerçekten de onu alt üst etmişti. 526 00:32:26,960 --> 00:32:29,930 Çünkü o bütün zamanların en iyi gitaristlerinden biriydi. 527 00:32:29,960 --> 00:32:32,930 Onu yargılama cesaretini nereden buluyorlar ki? 528 00:32:33,960 --> 00:32:36,566 Led Zeppelin ise önemli olanın ne olduğunu anlamış durumdaydı. Hayranları. 529 00:32:36,640 --> 00:32:38,927 Son albümleri Led Zeppelin ll kadar satmasa da 530 00:32:38,960 --> 00:32:41,930 sağladığı olağanüstü başarı, kendilerine olan ilginin 531 00:32:41,960 --> 00:32:43,246 hiç azalmadığını gösterdi. 532 00:32:43,320 --> 00:32:46,927 Üçüncü albümleri tam dört hafta arka arkaya liste başı oldu. 533 00:32:48,960 --> 00:32:51,930 Kısa bir süre sonra, Page ve Plant kendilerini yine Galler'deki 534 00:32:51,960 --> 00:32:54,930 Brawn Mar"da dördüncü albümün yeni şarkılarını yazarken buldu. 535 00:32:54,960 --> 00:32:58,931 Londra'daki kısa bir kayıt seansından sonra, grup bir kez daha 536 00:32:58,960 --> 00:32:59,882 Headly Grange'ın yolunu tuttu. 537 00:32:59,920 --> 00:33:02,890 Prova ve kayıtlara orada devam ettiler. 538 00:33:02,920 --> 00:33:08,882 Eğitimli ve ilhamla dolu insanlardı. Girmek için bir an bekledim. 539 00:33:08,920 --> 00:33:15,883 Onların farkı da buydu. Hiç bir şey gerçek anlamda planlı değildi. 540 00:33:15,920 --> 00:33:19,891 Her şey kafalarında ve yüreklerindeydi. 541 00:33:20,920 --> 00:33:23,922 Özellikle Jimmy Page ve John Paul Jones olağanüstü bilgiliydi. 542 00:33:23,923 --> 00:33:26,922 Percy Plant de kesinlikle aynı doğuştan yeteneğe sahipti. 543 00:33:26,923 --> 00:33:30,891 Bonzo ise gerçek bir fenomendi; o zamanlar kimse öyle çalamazdı. 544 00:33:30,960 --> 00:33:33,930 Sonuçta bu dört adamı bir araya getirince, 545 00:33:33,960 --> 00:33:37,931 hiç telaşlanmanıza gerek kalmıyor. Yani iyi bir iş çıkacağını bilirdiniz. 546 00:33:37,960 --> 00:33:40,930 Daha önce hiç olmamış bir şeyi yakalamaya henüz hazır olmayan 547 00:33:40,960 --> 00:33:44,931 gizemli bir şifrenin karşısındaymış gibi hisseder ve şaşırırsınız. 548 00:33:44,960 --> 00:33:48,931 Bunu nasıl yakalayacağım, bunun düşmesini nasıl engelleyeceğim, 549 00:33:48,960 --> 00:33:50,928 bununla nasıl başa çıkacağım, gibi. 550 00:33:50,960 --> 00:33:53,930 Çok büyük bir olaydı. Ürkütücü ve harika. 551 00:33:54,960 --> 00:33:56,928 Kısa bir süre sonra büyük bir azimle 552 00:33:56,960 --> 00:33:59,884 unutulmaz bir balad üzerinde çalışmaya başladılar. 553 00:33:59,920 --> 00:34:03,891 Tartışmasız bir biçimde onların simgesi haline gelen ve süreç içinde 554 00:34:03,920 --> 00:34:07,891 rock radyolarının en fazla çalacağı şarkı; Stairway to Heaven. 555 00:34:08,920 --> 00:34:10,888 Altıncı dizede bütün grup devreye girer. 556 00:34:10,920 --> 00:34:14,891 Bu esasen bir folk şarkısıdır. Bir La Minör. 557 00:34:14,920 --> 00:34:19,881 Çok sevimli bir akor sekansı ve arkada küçük bir mellotron ve flüt, 558 00:34:19,920 --> 00:34:22,890 bilirsiniz, Bonzo devreye girinceye kadar, 559 00:34:22,920 --> 00:34:26,891 Steroit olarak Peter, Paul ve Mary olabilirdi. 560 00:34:26,920 --> 00:34:29,919 Headly'deki kendi stüdyomuzda kaydedildi. 561 00:34:29,920 --> 00:34:32,924 Mühendisliğini de Andy Johns yapmıştı. 562 00:34:33,920 --> 00:34:38,881 Böyle bir şarkının kaydı bir yığın insanla bile iki üç gün alır aslında. 563 00:34:38,960 --> 00:34:43,921 Onlarınsa iki saatini aldı. Sonra bitti. Tabii siz bunu biliyorsunuz, 564 00:34:43,960 --> 00:34:47,931 çünkü onlarla daha önce de çalışmışsınız. 565 00:34:47,960 --> 00:34:50,930 Bu aslında çok özel bir şeylerin temelidir. 566 00:34:50,960 --> 00:34:54,931 Şayet Stairway to Heaven'ı düşünecek olursanız, 567 00:34:54,960 --> 00:34:57,930 eski enstrümanlar, iyi davullar ve bas vardı. 568 00:34:57,960 --> 00:35:01,879 Bir de akustik gitar, Gibson marka. İki tane 12 telli, 569 00:35:01,880 --> 00:35:07,887 Üstüne Percy'nin vokali ve kayıt cihazları, hepsi bu kadar dostum. 570 00:35:07,920 --> 00:35:09,888 Evet, iyi olduğunu biliyordum. Yani, bu şarkının 571 00:35:09,920 --> 00:35:11,888 bir simge haline geleceğini bilmiyordum tabii. 572 00:35:11,920 --> 00:35:14,890 Ama albümün en değerli mücevheri olduğunu biliyordum, kesinlikle. 573 00:35:14,920 --> 00:35:15,887 Peter aradı ve dedi ki; 574 00:35:15,920 --> 00:35:19,891 "JJ, senden henüz bitirdiğimiz bir kaydı dinlemeni istiyorum." 575 00:35:19,920 --> 00:35:22,890 Sonra, beni istasyondan alması için Richard Cole'u gönderdi, 576 00:35:22,920 --> 00:35:24,888 o da beni doğrudan stüdyoya götürdü. 577 00:35:24,920 --> 00:35:28,891 Bu şarkıyla ilgili hissettiklerimi duymak istiyorlardı. 578 00:35:28,920 --> 00:35:31,890 Anlarsınız ya, şarkıyı koydular, onlara sadece şunu söyledim; 579 00:35:31,920 --> 00:35:36,881 "Aman Tanrım, bu şu ana dek yaptığınız en iyi şarkı. Harika olacak." 580 00:35:36,920 --> 00:35:39,919 Led Zepplin IV, 1971'in Kasım ayında çıktı. 581 00:35:39,920 --> 00:35:42,924 Ve hızla müzik listelerinde ikinci sıraya oturdu. 582 00:35:42,960 --> 00:35:46,885 "Stairway To Heaven" albümün en çekici parçasıydı. 583 00:35:46,960 --> 00:35:49,930 Ama 7 dakika 55 saniye, radyolar için çok uzundu. 584 00:35:49,960 --> 00:35:54,921 Atlantic onları daha kısa bir versiyon için sıkıştırıyordu. 585 00:35:54,960 --> 00:35:56,928 "Stairway" devasa bir kayıt olacaktı. 586 00:35:56,960 --> 00:35:59,850 Yani ben bunu Atlantic'e çok net anlattım. 587 00:35:59,880 --> 00:36:02,884 Hiç kimse bu kez bizimle dalga geçmeyecekti. 588 00:36:02,885 --> 00:36:06,851 Bu bir single olmayacaktı. Onlar da biliyorlardı ki, 589 00:36:06,880 --> 00:36:10,851 eğer insanlar Stairway To Heaven'ı dinlemek istiyorlarsa, 590 00:36:10,920 --> 00:36:13,890 bütün albümü satın almak zorundaydılar. 591 00:36:13,920 --> 00:36:16,890 Müzik, Led Zepplin'le, Peter Grant'in ürün satışını single'dan 592 00:36:16,920 --> 00:36:19,890 albüme değiştirdiğinde gerçekten bir endüstri haline gelmişti. 593 00:36:19,920 --> 00:36:22,491 Ve bu, bir yenilik getirdi ki onlar üç saat boyunca çalıp, 594 00:36:22,600 --> 00:36:24,887 bununla birlikte albüm satabiliyorlardı. 595 00:36:24,920 --> 00:36:27,890 Led Zeppelin'in ismi kötüye çıkmış menajeri, 596 00:36:27,920 --> 00:36:30,890 Peter Grant konser tanıtımcılarıyla gücünü hissettiriyordu. 597 00:36:30,920 --> 00:36:34,891 Grupların karın %50, %60'ını kazandığı yerde, 598 00:36:34,920 --> 00:36:37,890 Peter kuralların artık değiştiğini öne sürdü. 599 00:36:37,920 --> 00:36:40,890 Bundan böyle, beğenseler de beğenmeseler de 600 00:36:40,920 --> 00:36:43,924 kazancın %90'ı Led Zepplin'e kalacaktı. 601 00:36:44,920 --> 00:36:48,891 Gelirin büyük kısmını alanların tanıtımcılardan çok 602 00:36:48,960 --> 00:36:52,885 sanatçılar olduğu yolda, Peter Grant ile Amerika'daki 603 00:36:52,960 --> 00:36:56,931 başlıca düzen yapısının değişmesine öncülük ettiler. 604 00:36:56,960 --> 00:37:01,841 Gruplar ve sanatçılar plak şirketlerinden tanıtımcılara kadar 605 00:37:01,880 --> 00:37:06,841 herkes tarafından türlü kazık yiyor, her açıdan kazıklanıyorlardı 606 00:37:06,880 --> 00:37:09,884 ve Peter Grant bunu yapmıyordu. 607 00:37:10,880 --> 00:37:12,881 Bu adama hayrandım. Ve o hiçbir zaman, 608 00:37:12,882 --> 00:37:15,884 önemli ya da önemsiz olsun, kimseyi unutmadı. 609 00:37:15,920 --> 00:37:18,890 Grup için iyi olan bir şey kendisi için de iyiydi. 610 00:37:18,920 --> 00:37:21,890 Anlarsınız ya, %100 sizinle birlikteydi. 611 00:37:21,920 --> 00:37:25,891 O adama çok şey borçluyuz. O, müzisyenlerden tanıtımcılara, 612 00:37:25,920 --> 00:37:30,881 kayıt şirketlerine dengeleri değiştirdi. Yani, tek bir adam. 613 00:37:30,920 --> 00:37:33,890 Yaratıcıydı ve vizyonu şaşırtıcıydı. 614 00:37:33,920 --> 00:37:39,882 Kendini Led Zepplin'e adamıştı ve aralarında çok güçlü bir bağ vardı. 615 00:37:40,920 --> 00:37:43,890 Yine de onu öfkelendirmeyin. Onu öfkelendirmeyin. 616 00:37:43,920 --> 00:37:45,888 İstediği zaman gerçekten zalim olabiliyordu. 617 00:37:45,920 --> 00:37:49,891 Ben dışında herkese karşı. Anlarsınız ya, o öyle büyük bir adam ki 618 00:37:49,920 --> 00:37:52,366 ve öyle müthiş bir görüntüsü var ki. 619 00:37:52,480 --> 00:37:56,929 Öyle ki eğer onu öfkeliyken görmüş olsaydınız dehşete kapılırdınız. 620 00:37:57,960 --> 00:38:01,851 Tanıtımcıların Grant'in taleplerine boyun eğmekten başka seçenekleri yoktu. 621 00:38:01,880 --> 00:38:06,841 Led Zepplin, Amerika'daki sekizinci turneleri için gemiyle açılmıştı. 622 00:38:06,880 --> 00:38:08,848 Her zamankinden fazla para kazanıyordu. 623 00:38:08,880 --> 00:38:12,851 Sonra en sevdikleri uğrak yerlerine, Los Angeles'a döndüler, 624 00:38:12,880 --> 00:38:16,851 The Riot House, The Whiskey ve The Rainbow Bar & Grill. 625 00:38:17,880 --> 00:38:21,851 O sırada, "bebe grup" akını vardı. Yani, 13, 14 yaşındaki bebeler. 626 00:38:21,880 --> 00:38:27,887 Ben de 21'inde bir ihtiyardım. Ama Tanrım, erkekler bu bebeleri istiyorlardı. 627 00:38:27,920 --> 00:38:31,891 Bu herifler için bir sonraki adım oldu bu. 628 00:38:31,920 --> 00:38:35,891 Jimmy, Lori adında küçük bir kızla ilişki kurdu. 629 00:38:35,920 --> 00:38:37,888 Ben Led Zepplin'i ilk kez 1973'te dinledim 630 00:38:37,920 --> 00:38:40,890 ve tabii ki dinlediğim Stairway To Heaven'dı. 631 00:38:40,920 --> 00:38:44,891 Anında hayranı oldum ve ilk günden gruba aşık oldum. 632 00:38:46,920 --> 00:38:49,890 Ve asla Jimmy ile tanışmak gibi bir amacım ya da isteğim yoktu. 633 00:38:49,920 --> 00:38:52,890 Ben özellikle o sırada, modellik yapıyordum. 634 00:38:52,920 --> 00:38:54,888 Ve aslında Jimmy ile böyle tanıştık çünkü 635 00:38:54,920 --> 00:38:58,891 o benim fotoğraflarımı görmüş ve benimle tanışmak istemişti. 636 00:38:59,880 --> 00:39:02,850 Olan şuydu, sanırım Led Zeppelin kasabaya gelmiş ve 637 00:39:02,880 --> 00:39:05,850 tüm bu fotoğrafları gördükten sonra Jimmy bir arama yapmış 638 00:39:05,880 --> 00:39:09,851 ve Lori Maddox'la tanışmak istiyorum demişti. Sonra bir de baktık ki, 639 00:39:09,880 --> 00:39:12,850 grupla tanışmak için Hyatt House'un yolunu tutmuşuz. 640 00:39:12,880 --> 00:39:16,851 Ben şaşkına dönmüştüm çünkü her şeyden önce hala bakireydim. 641 00:39:16,880 --> 00:39:20,851 Yani hala bir bebektim, yani hala bir - ve bu da Led Zeppelin. 642 00:39:20,880 --> 00:39:24,851 Olsa olsa 14'ündeydi. Ve onunki gizli bir ilişkiydi. 643 00:39:24,880 --> 00:39:28,851 Anlarsınız ya, bizim ilişkimiz onun kafasında hala devam ediyordu. 644 00:39:28,880 --> 00:39:31,884 Ama benimkinde değil elbette. 645 00:39:32,920 --> 00:39:35,890 İşte bir gün kasabadaydık, birbirimize bağlandık, bir araya geldik. 646 00:39:35,920 --> 00:39:38,890 Ben onunla Whiskey'deydim. Ve o bu kızla oradan ayrıldı. 647 00:39:38,920 --> 00:39:41,890 Onun gerçekten muhteşem, anlarsınız ya dingin bir hali vardı. 648 00:39:41,920 --> 00:39:44,890 Çok gizemli, her zaman nazik ve sevimliydi. 649 00:39:44,920 --> 00:39:48,891 Onu nasıl anlatacağımı bilemiyorum. Bu onunla tanıştığınızda ve 650 00:39:48,920 --> 00:39:51,890 onu tanımaya başladığınızda, hiç vakit kaybetmeden 651 00:39:51,920 --> 00:39:53,888 ona aşık olursunuz çünkü o çok tatlıdır. 652 00:39:53,920 --> 00:39:58,881 Ben sahnenin bir kenarında dikilir mest olmuş bir şekilde onu izlerdim. 653 00:39:58,920 --> 00:40:02,891 Neden ben? O forum'da 30.000 kişinin önünde çalarken, 654 00:40:02,920 --> 00:40:05,924 ben orada duruyordum. Ve anlarsınız ya, o çalıyordu. 655 00:40:05,925 --> 00:40:08,924 Yaşadığım en güzel şeydi. 656 00:40:09,960 --> 00:40:13,885 1973'ün başında Zeppelin'in çok beklenen 5. albümü çıktı. 657 00:40:13,960 --> 00:40:19,922 "Houses Of The Holy" Bu gerçek bir ismi olan ilk Led Zeppelin albümüydü. 658 00:40:22,960 --> 00:40:25,930 1970'te Beatles'ın dağılmasından sonra, Led Zeppelin onların tacını 659 00:40:25,960 --> 00:40:29,931 ellerinden aldı ve böylece en başarılı rock grubu oldular. 660 00:40:29,960 --> 00:40:33,931 O zamanlardan beri popülariteleri öyle fazlaydı ve sınırsızdı ki, 661 00:40:33,960 --> 00:40:38,921 Fab Four üyelerinden biri kopan yaygaranın ne olduğunu görmeye bile geldi. 662 00:40:40,960 --> 00:40:44,931 George gösteriye gelmişti, beni aradı ve dedi ki, 663 00:40:44,960 --> 00:40:46,962 "Bak, ben ne zaman geleyim?" 664 00:40:46,963 --> 00:40:50,931 "Ne demek ne zaman geleyim, en başında geleceksin." 665 00:40:51,000 --> 00:40:53,970 "Ama ne zaman?" dedi. "Sizde ara yok mu?" 666 00:40:54,000 --> 00:40:57,971 Ben de "20;30'da çıkar, 22;30'da bitirirler" dedim. 667 00:40:58,000 --> 00:41:00,890 "Şaka mı yapıyorsun?" dedi. "Hayır" dedim. 668 00:41:00,920 --> 00:41:05,881 Biz 20 dakika için anlaşır, 15. Dakikada sahneden inmiş olurduk. 669 00:41:06,920 --> 00:41:08,888 Turne sırasında Led Zeppelin, NewYork'taki 670 00:41:08,920 --> 00:41:11,922 Madison Square Garden'da kendisi için orada bulunan kalabalığa çaldı. 671 00:41:11,923 --> 00:41:13,922 Ama asıl hikaye sahneden inmelerinin ardından 672 00:41:13,923 --> 00:41:16,924 Drake Hotel'in yakınlarında gerçekleşti. 673 00:41:16,960 --> 00:41:20,931 Jimmy beni aradı; benden 600$ ya da yeni bir gitar alacak kadar para istiyordu. 674 00:41:20,960 --> 00:41:24,931 Ben kendimi garantiye aldım, 600$ çektim ve geri kalanını kilitledim. 675 00:41:24,960 --> 00:41:27,930 Ona parasını verdim ve Madison Square Garden'a gitmek için 676 00:41:27,960 --> 00:41:31,931 oradan ayrıldığımızda film ekibi için o parayı çekmem, 677 00:41:31,960 --> 00:41:33,928 jetin ücretini ya da ıvır zıvırı ödemem gerekti. 678 00:41:33,960 --> 00:41:36,930 Dedi ki, "hepsini al, tüm parayı getir". 679 00:41:36,960 --> 00:41:39,930 Oraya baktığımda gördüğüm tek şey 4 adet pasaport oldu ' 680 00:41:39,960 --> 00:41:43,931 Beni yıllardır tanıyorlardı ve benim çalmadığımı biliyorlardı. 681 00:41:43,960 --> 00:41:48,921 Yani bence, bana değil, o paranın oradan yürütülmüş olmasına kızgınlardı. 682 00:41:49,960 --> 00:41:53,931 FBI bir soruşturma yürüttü ama suçlu hiçbir zaman bulunamadı; 683 00:41:53,960 --> 00:41:56,964 203,000 dolar da öyle. Grup evlerine döndü ve 684 00:41:57,000 --> 00:41:59,890 yılın geri kalanını aileleriyle birlikte geçirdi. 685 00:41:59,920 --> 00:42:03,891 1973'ün sonu da Led Zeppelin'in Atlantic Records'la 686 00:42:03,920 --> 00:42:05,888 sözleşmesinin sonu anlamına geliyordu. 687 00:42:05,920 --> 00:42:09,891 Müthiş popülaritesi nedeniyle sözleşmeyi yenilemek için 688 00:42:09,920 --> 00:42:13,891 verdikleri fiyat çok yüksekti. Bu fiyatın bir kısmı da grubun 689 00:42:13,920 --> 00:42:18,881 kendi şirketini kurması için gerekliydi; Swan Song Records. 690 00:42:19,920 --> 00:42:21,922 Biz neredeyse onların anlaştığı ilk gruptuk. 691 00:42:21,923 --> 00:42:25,891 Ve öyle oldu ki onlar o ay içinde Swan Song'u kurdular. 692 00:42:25,960 --> 00:42:28,930 İşte biz, protégée'ler olarak, Los Angeles ve New York'taki 693 00:42:28,960 --> 00:42:31,930 Swan Song açılış partilerine gitmek zorundaydık. 694 00:42:31,960 --> 00:42:35,931 Bonzo ile ilk tanıştığımızda, bize nasıl davranmamız gerektiği 695 00:42:35,960 --> 00:42:39,931 konusunda söylev çekiyordu. Bonzo odamıza girdi ve dedi ki 696 00:42:39,960 --> 00:42:41,371 "Bu bizim için büyük bir gün." 697 00:42:41,440 --> 00:42:44,922 Ve anlarsınız ya, İngiliz bayrağını dalgalandırın ve 698 00:42:44,960 --> 00:42:47,930 doğru dürüst davranın ve çok fazla içmeyin. 699 00:42:50,960 --> 00:42:53,930 10 Mayıs 1974'te, Led Zeppelin yeni şirketlerinin açılışı için 700 00:42:53,960 --> 00:42:57,931 Los Angeles'ta oldukça görkemli bir parti verdi. 701 00:42:57,960 --> 00:43:01,885 Tanrım, yani daha önce hiç Groucho Marx gibi ünlüleri görmemiştim. 702 00:43:01,920 --> 00:43:04,890 Ve Groucho iki kolunun altında iki sarışınla gelmişti. 703 00:43:04,920 --> 00:43:07,890 Olan bitenin durmasına neden oldu. 704 00:43:07,920 --> 00:43:10,890 Groucho onları etkilemiş olabilir ama Led Zeppelin, 705 00:43:10,920 --> 00:43:13,890 müzikal kahramanları Elvis Presley'nin Los Angeles Forum'da 706 00:43:13,920 --> 00:43:17,891 çaldığını öğrenince, Kralla bir görüşme ayarladılar. 707 00:43:17,920 --> 00:43:20,890 Konser tanıtımcısı Tom Muellet de Led Zeppelin'i ve gösterilerini tanıtıyordu. 708 00:43:20,920 --> 00:43:24,891 Ve onlar da o sırada bizim çıktığımız yerde, Los Angeles'taydılar. 709 00:43:24,920 --> 00:43:26,919 Ve Elvis'le tanışmak istediler. Ve Tom biliyordu, 710 00:43:26,920 --> 00:43:28,922 Elvis'e, kendisini görmeleri için Led Zeppelin'i de 711 00:43:28,923 --> 00:43:31,924 yanında getirip getiremeyeceğini sordu. Ve, o da olur dedi. 712 00:43:31,960 --> 00:43:34,930 Ve onlar geldiler, anlarsınız ya, nefesleri kesilmişti. 713 00:43:34,960 --> 00:43:37,930 Onlar her zaman Elvis'i idol bilmişlerdi ve anlarsınız ya, 714 00:43:37,960 --> 00:43:40,930 onlar ve diğer gruplardan biri dedi ki, eğer Elvis olmasaydı, 715 00:43:40,960 --> 00:43:43,930 bizler müzisyen olmazdık. Ve, bu onlar için heyecan vericiydi. 716 00:43:43,960 --> 00:43:46,930 Elvis de heyecanlanmıştı, bunlar iyi çocuklardı. 717 00:43:46,960 --> 00:43:49,930 Bütünüyle çok eğlenceli bir akşamdı. Ama bence, onlar da gittiler, 718 00:43:49,960 --> 00:43:51,928 herkes Elvis'ten çekiniyordu çünkü bu Elvis'ti ve eminim ki 719 00:43:51,960 --> 00:43:54,930 bu İngiltere Kraliçesi'yle tanışmak ya da onun gibi bir şeydi. 720 00:43:54,960 --> 00:43:57,930 Ya da asla asla yakınlaşamayacağınız ve birlikte 721 00:43:57,960 --> 00:44:00,884 herhangi bir şey yapmayı hayal bile edemeyeceğiniz biri. 722 00:44:00,920 --> 00:44:03,890 24 Şubat 1975' te Led Zeppelin'in altıncı albümü çıktı. 723 00:44:03,920 --> 00:44:06,890 Ve Swan Song'un da ilk albümüydü bu. 724 00:44:06,920 --> 00:44:11,881 Duble albüm "Physical Graffiti" hızla listelerde bir numaraya yükseldi. 725 00:44:11,920 --> 00:44:15,891 Grup bir sonraki albümün şarkılarını yazmak ve dinlenmek için, 726 00:44:15,920 --> 00:44:19,891 Los Angeles'taki özel oyun alanlarına yakın olan Malibu'ya yerleşti. 727 00:44:19,920 --> 00:44:22,890 Sonra, 1975'in Kasım ayında, Led Zeppelin, 728 00:44:22,920 --> 00:44:27,881 18 günlük bir fırtına içinde yazdıkları "Presence" albümü için 729 00:44:27,920 --> 00:44:31,891 Almanya, Münih'teki Musicland Studios'a girdi. 730 00:44:31,920 --> 00:44:35,891 Hızlıydılar, yani "Presence" neredeyse 3 hafta içinde yapılmıştı. 731 00:44:35,920 --> 00:44:37,922 Bazı şeyleri düşünmek için hiç zamanım yoktu. 732 00:44:37,960 --> 00:44:42,921 İyi kötü hepsini ilk şarkıda kullanıp, ikincide düzenleyecektim. 733 00:44:42,960 --> 00:44:45,930 Onda gerçekten hızlı çalışmıştık. "Presence"ın üzerindeki 734 00:44:45,960 --> 00:44:48,930 gitar kayıtları bir gecede yapılmıştı. 735 00:44:48,960 --> 00:44:51,930 Yani, ben bir gece içinde yapabileceğimi sanmıyordum. 736 00:44:51,960 --> 00:44:55,931 Her bir bölüm için üç ayrı gece gibi bir süre alacağını düşünüyordum. 737 00:44:55,960 --> 00:44:58,930 Ama şarkı kristalize oldu ve anlarsınız ya, 738 00:44:58,960 --> 00:45:01,879 her şey kendiliğinden ortaya dökülüyordu. 739 00:45:01,880 --> 00:45:05,851 Tüm albümü çalıyor olmaktan gerçekten mutluydum. 740 00:45:05,920 --> 00:45:08,890 Anlarsınız ya, çalabildiğimiz sürece... 741 00:45:08,920 --> 00:45:10,888 Provasını yaptılar ve Malibu'da yazdılar gitti. 742 00:45:10,920 --> 00:45:13,890 Münih'e uçtular, yani, Page'in nefret ettiğim küçük bir fikri vardı. 743 00:45:13,920 --> 00:45:16,890 Her zaman sefil yerlerde soğuk havalarda kayıt yapıyordu. 744 00:45:16,920 --> 00:45:19,890 İşten başka yapacak bir şey olmadığından bunu bilerek mi 745 00:45:19,920 --> 00:45:23,891 yapıyordu bilmiyorum. Ve böylelikle oradan derhal ayrılmaları gerekiyordu. 746 00:45:23,920 --> 00:45:27,891 Eğer Barbados'ta yapmış olsalardı, hiçbir şeyi tamamlayamazlardı. 747 00:45:27,920 --> 00:45:30,890 1976'nın Ekim ayında, Peter ve grubun yıllar önce, 748 00:45:30,920 --> 00:45:33,890 akıllarından geçen bir fikir en sonunda gerçekleşti. 749 00:45:33,920 --> 00:45:35,888 Led Zeppelin'in yolculukları üzerine 750 00:45:35,920 --> 00:45:38,919 bir film yapması için Joe Massot'u tuttular. 751 00:45:38,920 --> 00:45:42,891 Sonuçta nihayet "The Song Remains The Same" piyasaya çıktı. 752 00:45:42,960 --> 00:45:44,928 Her şey Boston'da, Sheraton Hotel'de başladı. 753 00:45:44,960 --> 00:45:48,931 Ve, herkes oturmuş, bizim bir süredir üzerinde konuştuğumuz 754 00:45:48,960 --> 00:45:51,930 bir film hakkında konuşuyordu. Şey, grup bu konuda konuşmuştu. 755 00:45:51,960 --> 00:45:54,930 Ve biri, "Neden bir film yapmıyoruz, G?" dedi. 756 00:45:54,960 --> 00:45:57,930 Ve ben de, "Bu bayağı iyi bir fikir" dedim. 757 00:45:58,960 --> 00:46:04,879 Madison Square Garden'da bir konseri anlatıyordu ama 758 00:46:04,880 --> 00:46:07,884 bizim sahne dışında nasıl görünmek istediğimizin de 759 00:46:07,885 --> 00:46:12,841 bir temsili olarak kabul edildi. 760 00:46:13,920 --> 00:46:17,891 Evet, bence önemli olan bunun bir konser filmi olmadığı gerçeğini kavramaktı. 761 00:46:17,920 --> 00:46:21,891 Yani, bunun gibi pek çok şey yapılmıştı, belki o kadar çok değil. 762 00:46:21,920 --> 00:46:25,891 Sahnede verilen konserlerle ilgili bir kaç tane film vardı. 763 00:46:25,920 --> 00:46:28,685 Ve biz bunun ötesine geçmek istiyorduk. 764 00:46:28,760 --> 00:46:30,400 Evet, kendimize karşı hoşgörülü olacaksak, 765 00:46:30,440 --> 00:46:33,887 hoşgörü sınırlarımızı biraz daha genişletebilirdik, anlarsınız ya? 766 00:46:33,920 --> 00:46:37,891 Tamamen buna yoğunlaşmışlardı. Kafalarında görmek istedikleri 767 00:46:37,920 --> 00:46:40,890 şeyin bir resmi vardı ve bu kafalarında olanı 768 00:46:40,920 --> 00:46:44,891 yönetmene çektirmekle ilgili bir şeydi. 769 00:46:44,920 --> 00:46:48,322 Bence, şimdiki filmle ilgili tepemi attıran bazı şeyler var ama yine de, 770 00:46:48,400 --> 00:46:51,882 devam ettiği sürece, yani çekilmiş olmasına gerçekten memnunum. 771 00:46:51,960 --> 00:46:53,928 O, her şeyden çok bir belgesel. 772 00:46:54,960 --> 00:46:56,928 Konserde ve konser sonrasında Led Zeppelin. 773 00:46:57,960 --> 00:47:00,850 Bence Led Zeppelin, bir dizi trajik olay sonucu neşesini yitirdi 774 00:47:00,880 --> 00:47:02,848 ve bu aslında herkesi şok etti. 775 00:47:02,880 --> 00:47:06,851 Zeppelin kamyon yüküyle albüm satarak en başarılı dönemi yaşıyordu. 776 00:47:06,880 --> 00:47:10,851 Herkes onları görmek istiyordu, gösterileri kapalı gişe yapılıyordu. 777 00:47:10,880 --> 00:47:12,882 Zeppelin'e herkes saygı duyuyordu. 778 00:47:12,883 --> 00:47:15,884 Ve sonra aniden, her şey sarpa sardı. 779 00:47:17,920 --> 00:47:20,890 26 Temmuz 1977'de İngiltere'den gelen haberlerle, 780 00:47:20,920 --> 00:47:23,890 Robert Plant'in 5 yaşındaki oğlu Karac'ın 781 00:47:23,920 --> 00:47:28,881 bir mide enfeksiyonu nedeniyle öldüğü haberi ilk darbe oldu. 782 00:47:28,920 --> 00:47:30,888 Robert yıkılmıştı. 783 00:47:30,920 --> 00:47:32,888 Robert Plant'in İngiltere'deki oğlu Karac'ın 784 00:47:32,920 --> 00:47:35,890 öldüğüne dair berbat bir haber yayılıyordu. 785 00:47:35,920 --> 00:47:37,888 Böylece, turneyi iptal etmek zorunda kaldılar 786 00:47:37,920 --> 00:47:39,888 ve herkes geri dönmek zorundaydı. 787 00:47:39,920 --> 00:47:42,890 Bana kalırsa, Robert Plant söz konusu olduğu için, 788 00:47:42,920 --> 00:47:45,890 Zeppelin'in neşesi bu dönemde kaçtı. 789 00:47:45,920 --> 00:47:47,888 Kimse onu bir şeye zorlamadı. Peter ve grup arkalarına yaslanıp, 790 00:47:47,920 --> 00:47:49,888 bak, anlarsın ya, ne zaman hazır olursan, 791 00:47:49,920 --> 00:47:51,922 ne yapmak istediğini bize söyle, eğer bir şey yapmak istersen. 792 00:47:51,923 --> 00:47:53,922 Ve gerçekten de hepsi buydu. 793 00:47:54,920 --> 00:47:57,924 Er geç Robert, 9. albümlerinin kaydını yapmak için 794 00:47:57,960 --> 00:48:01,851 yeniden grupla bir araya geldi. 1979'un sonunda çıkan 795 00:48:01,880 --> 00:48:06,841 "In Through The Out Door", 5 milyondan fazla kopya sattı. 796 00:48:06,880 --> 00:48:08,450 "Head Games" albümümüzün çıkışı, 797 00:48:08,560 --> 00:48:11,848 "In Through The Out Door"un çıkışıyla aynı zamana rastlamıştı. 798 00:48:11,880 --> 00:48:14,850 Birisi alelacele bana albümü getirdi ve dinledim. 799 00:48:14,880 --> 00:48:17,884 Ve Aman Tanrım, diye düşündüm. 800 00:48:18,880 --> 00:48:20,881 "In Through The Out Door"'un başarısına karşın, 801 00:48:20,882 --> 00:48:23,884 Led Zeppelin'in gergin havalı organizasyonlarında 802 00:48:23,920 --> 00:48:26,890 gözle görülür çatlaklar da oluşmaya başlıyordu. 803 00:48:27,360 --> 00:48:29,886 Bonzo'nun kendini bıraktığına tanık olmuştum. 804 00:48:29,920 --> 00:48:32,890 Onun kesinlikle bölünmüş bir kişiliği vardı. 805 00:48:32,920 --> 00:48:35,890 İçtiği ve içmediği zaman farklıydı, uslu bir çocuktu. 806 00:48:35,920 --> 00:48:37,888 Hiç de öyle dağıtan tiplerden biri değildi. 807 00:48:37,920 --> 00:48:40,890 Evine ve çocuklarına dönmek istedi. 808 00:48:41,920 --> 00:48:43,888 Çok iyi bir babaydı, karısını ve çocukları, 809 00:48:43,920 --> 00:48:46,890 Zoe ve Jason'ı gerçekten seviyordu. 810 00:48:46,920 --> 00:48:48,888 Sanırım, John'un tek sorunu içki sorunuydu. 811 00:48:48,920 --> 00:48:52,891 Onun kişiliği bütünüyle, sarhoş olduğu zamanlardan 812 00:48:52,920 --> 00:48:55,890 daha dengeli bir kişiydi. Ve sarhoş olduğu zaman, 813 00:48:55,920 --> 00:48:58,919 gürültücü, taşkın ve farklı biri olurdu. 814 00:48:58,920 --> 00:49:02,845 Ama dengeli olduğu zaman bir kuzu kadar yumuşak huyluydu. 815 00:49:02,880 --> 00:49:06,851 Bonzo ile olmak, 12 saatlik ömrü kalmış bir denizciyle dışarı çıkmak gibiydi. 816 00:49:06,880 --> 00:49:10,851 Çünkü o her şeyi içine sığdırırdı. O, o sevimli bir herifti. 817 00:49:10,880 --> 00:49:15,841 Bir turnenin sonunda ona güle güle demeye gittim, kapısına vurdum. 818 00:49:15,880 --> 00:49:19,851 İçeri girdim ve oradaydı, o, titizlikle valizini topluyordu. 819 00:49:19,880 --> 00:49:22,850 John, tüm giysileri itinayla ve düzenle asılmıştı. 820 00:49:22,880 --> 00:49:27,841 Ama, küçük kızı Zoe için değişik ülkelerden ve kentlerden topladığı 821 00:49:27,880 --> 00:49:31,851 Japon oyuncaklarına benzeyen oyuncakları bir şeye sarıyordu. 822 00:49:31,920 --> 00:49:36,881 Ve onları birer birer paketliyordu, "onu çok göremiyorum diyerek..." 823 00:49:36,920 --> 00:49:39,890 Ve hepsi valizin içinde dizilmiş duruyordu. 824 00:49:39,920 --> 00:49:42,890 Ben de vay canına diye düşündüm. 825 00:49:43,920 --> 00:49:45,888 İnsanlar onların evden uzakta ne kadar zaman 826 00:49:45,920 --> 00:49:48,890 geçirdiklerinin farkında değiller. Bu yüzden gerçekten sarhoş olur 827 00:49:48,920 --> 00:49:51,890 ve sonra bütünüyle başka bir insan haline gelirdi. 828 00:49:51,920 --> 00:49:53,888 Gerçekten öfkeli bir herif. 829 00:49:53,920 --> 00:49:55,888 İşe gitmesi gerektiğinde karışık duygulara kapılırdı. 830 00:49:55,920 --> 00:49:59,891 Ve özellikle işe gitmek istiyor değildi. Karısıyla evinde olmak, 831 00:49:59,920 --> 00:50:03,891 bebekleri falan olmasını ya da ona benzer şeyler istiyordu. 832 00:50:05,480 --> 00:50:07,923 Eylül ayıyla birlikte, Led Zeppelin sıradaki beklenen 833 00:50:07,924 --> 00:50:10,924 Amerika turnesi için provalar yapmaya başladı. 834 00:50:10,960 --> 00:50:12,928 Ama bu provalar sırasında grup 835 00:50:12,960 --> 00:50:15,930 hiç akıllarına gelmeyen bir fırtınaya tutuldu. 836 00:50:16,960 --> 00:50:19,930 Bonzo, sarhoşken... onunla zıtlaşmak istemezdiniz. 837 00:50:19,960 --> 00:50:22,930 Birden inanılmaz derecede kabalaşırdı. 838 00:50:22,960 --> 00:50:27,921 Son derece kızgın olurdu. İçki, onu öldüren içkiydi. 839 00:50:29,960 --> 00:50:33,931 John Bonham alkolü seven bir insan olarak bilinirdi. 840 00:50:33,960 --> 00:50:38,921 24 Eylül 1980'de Bray Stüdyolarındaki prova için otelinden aldılar onu. 841 00:50:38,960 --> 00:50:42,931 Yolda votka portakaldan oluşan her zamanki diyetinin 842 00:50:42,960 --> 00:50:47,921 dört katını içtikten sonra stüdyoda da içmeye devam etti. 843 00:50:47,960 --> 00:50:51,931 Gece geç saatlerde provaya ara verildi ve grup 844 00:50:52,000 --> 00:50:54,970 Jimmy Page'in Windsor'daki evine yatmaya gitti. 845 00:50:55,000 --> 00:50:59,881 Gece yarısından sonra Bonham sızdı ve yatağına taşındı. 846 00:50:59,920 --> 00:51:03,891 O gece uykusunda öldü. Henüz 32 yaşındaydı. 847 00:51:04,920 --> 00:51:06,888 Şoke oldum, tam anlamıyla şoktu. 848 00:51:06,920 --> 00:51:09,366 O anda kimse bilmiyordu ne, nasıl öldü. 849 00:51:09,480 --> 00:51:12,924 Provada olduklarından haberdardık, ama provada nasıl ölebilirdi ki? 850 00:51:12,925 --> 00:51:15,922 Mesele şuydu, o anda sarhoş olduğunu fark etmedik, 851 00:51:15,923 --> 00:51:19,891 yatağa taşıdılar ve gerisini bilirsiniz, klasik bir rockçı ölümü. 852 00:51:19,960 --> 00:51:21,928 Kendi kusmuğunda boğulma olayı. 853 00:51:21,960 --> 00:51:24,930 Öyle ki, bir araba kazası filan yaptı sandım; 854 00:51:24,960 --> 00:51:27,930 uyuşturucu konusunda ise hiç bir fikrim yoktu. 855 00:51:27,960 --> 00:51:31,931 Tek bildiğim korkunç bir şeylerin olduğu ve giderek 856 00:51:31,960 --> 00:51:34,930 bir facia haline geleceğiydi. Çünkü birbirlerine çok 857 00:51:34,960 --> 00:51:38,931 sıkı bağlı bir gruptu bu. Birisi gitse, her şey biterdi. 858 00:51:39,960 --> 00:51:42,930 Kendi aralarında eşit bireylerdi, yani sahneye çıktıklarında. 859 00:51:42,960 --> 00:51:45,930 Demek istediğim, içlerinden birisinin belli bir bölümde diğerlerinden 860 00:51:45,960 --> 00:51:47,928 daha fazla parlaması tabii ki mümkündü 861 00:51:47,960 --> 00:51:49,928 ama birlikte tek bir vücut gibiydiler. 862 00:51:49,960 --> 00:51:51,961 Bence dağılmalarının da nedeni budur, 863 00:51:51,962 --> 00:51:53,962 çünkü Bonham birleştirici parçaydı. 864 00:51:53,963 --> 00:51:56,964 Ama Led Zeppelin buydu, bu dört adamdı. 865 00:51:58,000 --> 00:52:00,890 O öldüğü zaman grup adeta buharlaşıp uçtu. 866 00:52:00,920 --> 00:52:04,891 Sanıyorum bu adamlar Bonham'ın bıraktığı boşluğu 867 00:52:04,920 --> 00:52:09,881 başka birisiyle dolduramayacaklarının farkındaydı. 868 00:52:09,920 --> 00:52:13,891 Bonham'ın yaptığı grubu çalıştırmaktı. 869 00:52:14,920 --> 00:52:17,922 Bana göre muhtemelen herkes Led Zeppelin'in devam etmesini istiyordu. 870 00:52:17,923 --> 00:52:22,881 Zaten Led Zeppelin'in davulcusu olmak için yarışan bir çok da aday vardı. 871 00:52:22,920 --> 00:52:26,891 Cozy Powell, Carmine Appice, yani bunu yapabilecek adamlar, çalabilecek kişiler. 872 00:52:26,960 --> 00:52:30,931 Ama aynısı olmayacaktı çünkü Bonham grup için çok özel birisiydi 873 00:52:30,960 --> 00:52:33,930 ve çok güçlü bir şahsiyetti. Ve hiç kuşku yok ki, 874 00:52:33,960 --> 00:52:37,931 daha önce de belirttiğim gibi onlar bir takımdı, yakın arkadaştılar. 875 00:52:37,960 --> 00:52:39,928 Bu durumda onun yerini dolduramazdınız. 876 00:52:39,960 --> 00:52:42,930 Bu yüzden geriye baktığımda yapılacak en iyi şeyin 877 00:52:42,960 --> 00:52:44,928 bu olduğunu düşünüyorum. 878 00:52:44,960 --> 00:52:46,928 Benim karizmam kısmen diğer üçü sayesindedir; 879 00:52:46,960 --> 00:52:49,930 ve bu durum diğer üçü için de böyleydi. 880 00:52:49,960 --> 00:52:53,931 Yani biz birlikte çalmak için yola çıkmıştık, işin bütün sırrı buradaydı. 881 00:52:53,960 --> 00:52:57,931 Benim çıkıp başkalarıyla çalmam olanaksızdı neredeyse çünkü 882 00:52:57,960 --> 00:53:01,885 çalmak istediğimde Bonzo'dan başka kime ihtiyaç duyabilirdim ki? 883 00:53:01,920 --> 00:53:04,890 Tabii, Jimmy ve Jonasy için de geçerli bu. 884 00:53:04,920 --> 00:53:07,890 Yapabileceğimi sanmıyordum, doğru olmazdı. 885 00:53:07,920 --> 00:53:11,891 Bonzo, çok eskiden beri Robert'ın en iyi arkadaşlarından biriydi. 886 00:53:11,920 --> 00:53:15,891 Dolayısıyla Robert neredeyse ölümcül bir yara aldı. 887 00:53:15,920 --> 00:53:18,890 Sonsuza kadar iyileşmeyecek bir yara. 888 00:53:18,920 --> 00:53:24,882 Robert için ağır bir bedeldi. Ve bana göre diğer ikisi için de öyleydi. 889 00:53:40,960 --> 00:53:42,928 Led Zeppelin, ne söyleyebilirsiniz ki? 890 00:53:42,960 --> 00:53:45,930 Bence herkes üzerinde dev, inanılmaz derecede derin bir etki bıraktılar. 891 00:53:45,960 --> 00:53:47,325 Bu gelmiş geçmiş en büyüleyici şeydi. 892 00:53:47,440 --> 00:53:50,444 Bir daha böyle bir rock and roll grubu asla göremeyeceksiniz. 893 00:53:50,480 --> 00:53:53,927 Böylesi hiç olmamıştı; gelmiş geçmiş en fantastik rock grubuydular. 894 00:53:54,960 --> 00:53:57,930 Hiç bir grup onlarla kıyaslanamaz, bu kadar fantastik bir müzik grubu olmadı. 895 00:53:57,960 --> 00:54:00,327 Bütün bu işleri başka kim çıkarabilir ki? 896 00:54:00,920 --> 00:54:02,888 Zeppelin her zaman bir numara olacak. 897 00:54:02,920 --> 00:54:05,890 Onlar dört büyüleyici adamdı. 898 00:54:05,920 --> 00:54:07,888 Müthiş görünürler, müthiş çalarlardı. 899 00:54:07,920 --> 00:54:11,891 Belki de ilk maceracı hard rock grubuydular. 900 00:54:11,920 --> 00:54:15,891 Bu nedenle de her zaman en iyi kalacaklar. 87772

Can't find what you're looking for?
Get subtitles in any language from opensubtitles.com, and translate them here.